Blog

Şuu22

Beylerbeyi Sarayı’ndaki 136 metrekarelik halı restore edildi

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Beylerbeyi SarayıhalırestorasyonMilli Saraylar



Beylerbeyi Sarayı’ndaki 136 metrekarelik halı restore edildi...

TBMM Milli Saraylar Halı Koleksiyonu Sorumlusu Fazlıoğlu, “Halının saçakları, kenarları, kilimleri eksikti. Tüm zemininde bin 578 noktada yırtık restore edildi.” dedi.

Beylerbeyi Sarayı’ndaki 136 metrekarelik halı, gece gündüz çalışılarak 6 ayda restore edildi.

TBMM Milli Saraylar Halı Koleksiyonu Sorumlusu Ayşe Fazlıoğlu, Hatay, penç, rumi, iri helezonik kıvrımlar ve dallarla bezeli 136 metrekarelik halının restorasyonunun çok emek istediğini ve hasar oranının da yüksek olduğunu dile getirerek, “Halının saçakları, kenarları, kilimleri eksikti. Tüm zemininde bin 578 noktada yırtık restore edildi. 33 bölgesel alanda da güve yeniğinden yani böcek yenmesinden kaynaklanan hav kayıpları vardı. 16 kişi çalıştı restorasyonda sürekli olarak. Son iki ay da 25 kişi çok özverili bir şekilde çalıştı.” dedi.

Restorasyonun normalde 1,5 yılda bitirilmesi gerektiğini aktaran Fazlıoğlu, gece gündüz mesai harcanarak 6 ayda tamamlandığını söyledi.

Fazlıoğlu, restore ederken orjinaline uygun ipliklerin kullanıldığının altını çizerek, “Biz özellikle halının dokunduğu dönemdeki yani 19. yüzyıla ait eski kilimlerden sökülen iplikleri kullanmayı tercih ettik ki daha sonraki görüntüsünde büyük bir farklılık olmasın.” ifadelerini kullandı.

Hereke Fabrikası’nda dokunan halıda Türk düğümü kullanıldığını vurgulayan Fazlıoğlu, şu bilgileri verdi:

“Halı, 27’ye 26 düğüm kalitesinde. Bu, düğüm sıklığı anlamına geliyor. Açık, koyu kırmızı, bordonun tonları, sarı, mor ve siyah, toplam 18 renk kullanıldı. Bu halı Hereke fabrikasında dokunmuş. Hereke Fabrikası Sultan Abdülmecid döneminde kurulmuştu ancak Abdülhamid döneminde halı üretimine başlanıyor. Sultan Abdülhamid özellikle kendisi ilgileniyor halı üretimiyle. Desenleri takip ediyor. Bu halı da Abdülhamid döneminde kullanıldı. Sultanın zamanında çok büyük ebatlı halılar kullanıldı.”

“Nadide örneklerden biri”

Ayşe Fazlıoğlu, halının tamamen saray halısı geleneğinde dokunduğuna dikkati çekerek, nadide örneklerden biri olduğunu vurguladı.

Restorasyonun Aksaray’da Sultanhanı’nda yapıldığını sözlerine ekleyen Fazlıoğlu, “Sultanhanı, halı restorasyonunda artık Türkiye’yi geçti, dünyada da bilinen bir yer. Dünyanın çeşitli müzelerinden restorasyon için oraya halılar yollanıyor. Biz de araştırdık. İyi de netice aldık. Başarılı restorasyonlar yapıldı ve bunlar saraylarımızda tekrar sağlıklı bir şekilde teşhir edilir hale geldi.” diye konuştu.

Milli Saraylar’daki halı restorasyonlarının 2004’te başladığının altını çizen Fazlıoğlu, şöyle devam etti:

“İlk etapta kendi bünyemizde halı restorasyon atölyesi olmadığı için bunları hizmet alımı yoluyla yaptık. 2007’de kendi bünyemizde bir restorasyon atölyesi kurduk fakat halı adedimizin çok fazla olması ve daha önce hiç restorasyon yapılmamış olması nedeniyle, yine hizmet alımına devam ettik. Kendi atölyemizde 50 adet halı restorasyonunu tamamladık. İlk etapta küçük ebattaki halı seccade dediğimiz halıları bitirdik. Son 3 yıldır da daha büyük halıların restorasyonunu yaptık.”

“Restorasyon sonrası halıya 30 yıl müdahale edilmeyecek”

Halı Koleksiyonu Sorumlusu Fazlıoğlu, ısı, nem, havanın kirliliği gibi çevresel koşulların yanı sıra açık teşhir düzeninde olmasının halıları yıprattığını sözlerine ekleyerek, “Milli Saraylar’da halı restorasyonu hiç yoktu. Mobilya restorasyonu saltanat döneminden beri hep var. Fakat (halılara) hiç restorasyon yapılmadığı için 100 yılı geçen sürede bu eserler kullanılmış. Dolayısıyla bu bozulma süreci yaşanmış. Tabii ki ilaçlama yapılıyor. Beylerbeyi’nde birkaç yıl önce bütünüyle sarayın ilaçlaması yapıldı. Fakat toza ve olumsuz çevre koşullara bağlı olarak, isli oluşu ve böcek yenmesinden dolayı süreç içinde bu yıpranma yaşanmış.” değerlendirmesinde bulundu.

Fazlıoğlu ayrıca tarihi halıları süpürmek üzere uygun teknik özelliklere sahip vakum ayarlı süpürgelerin kullanıldığını kaydetti.

(turkiyegazetesi.com.tr)-www.arkeokultur.com

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için