Blog

Kas15

Gümüşhane’deki Göl, Define Kazısı Kurbanı Oldu

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  GümüşhaneDipsiz Göldefinetahribat



Gümüşhane’deki Göl, Define Kazısı Kurbanı Oldu

Gümüşhane’de yer alan Dipsiz Göl, define bulma iddiasıyla başlatılan yasal kazının kurbanı oldu.

Gümüşhane kent merkezine 50 kilometre uzaklıkta deniz seviyesinden 2.140 metre yükseklikteki temiz havası, bitki örtüsü, dağ çayırlarıyla kaplı manzarasıyla ilgi çeken Taşköprü Yaylası’nda yer alan kaynağı ve akarı olmayan Dipsiz Göl’de ‘define’ söylentisi üzerine ismi açıklanmayan bir kişi, kazı için başvuruda bulundu.

Gümüşhane Valiliği ile Kültür ve Turizm Müdürlüğü kazı için izin verdi. Gümüşhane Müze Müdürü Elif Öktem ile jandarma yetkililerin de eşlik ettiği kazıda suyu tahliye edilen göl alanı, iş makineleri ile kazıldı. Gölde iddiaya göre var olduğuna inanılan altın arandı. Jandarma görevlileri, kazı alanına kimsenin yaklaşmasına izin vermedi. Dipsiz Göl’de 5 gündür sürdürülen kazı çalışmaları define bulunamayınca sonlandırıldı.

Yasal kazıyla definecilik

Dipsiz Göl’de herhangi bir bulguya ulaşılamayan kazıda iddiaya göre bölgede bir dönem kalan Roma İmparatorluğu’nun Anadolu’daki 4 büyük lejyonu arasında gösterilen 15. Apollinaris lejyonunun var olduğuna inanılan hazinesinin arandığı öğrenildi. Altın olduğuna inanılan göldeki kazının kim tarafından yapıldığı ise halen sır gibi saklanıyor.

12.000 yıllık değer yok edildi

Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Raif Kandemir, define araması sırasında suyu boşaltılan Dipsiz Göl’ün son buzul döneminde oluştuğunu ve en az 12.000 yaşında olduğunu belirtti.

Kandemir, “Dünya üzerindeki buzul göller, son buzul çağından kalmadır ve yaşları 18.000 ile 12.000 yıl arasında değişir. Ülkemizde başta Kaçkar Dağları olmak üzere, dağlarımızın yüksek kotlarında buzul göller bulunur. Böyle kıymetli bir oluşuma, kendi kafalarına göre hiçbir uzmana danışmadan nasıl müdahalede bulunuyorlar? Buzul göller, dünyadaki en temiz sulardır ve küresel ısınmanın konuşulduğu şu günlerde gelecek kuşakların belki de ihtiyaç duyacağı böyle bir kaynak fütursuzca yok edildi. 12.000 yılda oluşan bu gölü nasıl olacak da siz doldurarak eski haline getireceksiniz? 12.000 yıllık bir değer ve ekosistem göz göre göre yok edilmiştir” dedi.

Ekosisteme darbe vuruldu

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Peyzaj Mimarlığı Bölümü öğretim üyesi Doğa Koruma Alanları Uzmanı Doç. Dr. Ertan Düzgüneş de define söylentisiyle gölün boşaltılmasının talihsiz bir olay olduğunu belirterek şunları dedi:

“Dipsiz Göl’ün suyunun boşaltılmasıyla ekosisteme darbe vurulmuştur. 12.000 yıllık veritabanı yok olmuş durumda. Tekrardan buranın suyla doldurulacağı söyleniyor ama doldurulacak su şimdi kullandığımız su. Gölde yapılan tahribatın yarattığı kayıp çok büyük. Bu talihsiz girişim sonucunda alanın turistik değerini konuşmak bence yanlış. Burada ekosistem tahribatı var ve bu ekosistem geri dönülemez biçimde yok olmuştur. Tekrardan doldurulduğu taktirde 12.000 yıllık belleği geri kazanabilecek miyiz? Kazanamayacağız. Dolayısıyla kendi kendini rehabilite edebilir mi? Bu da onlarca veya yüzlerce yıl sonra görülebilir.”

Ekolojik alan darmadağın edildi

KTÜ Deniz Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi ve Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı Doç. Dr. Coşkun Eruz ise Dipsiz Göl önemli bir değeri kaybettiklerini söyledi.

Eruz, “Böyle bir alanda, bilim insanı olarak bizler araştırma yapabilmek için en az 5 kurumdan herhangi bir şekilde müdahalede türlerin zarar görmeyeceğini, ekosisteme zarar verilmeyeceğini ve elde edilen sonuçları da raporlarla ilgili kurumlara sunmak suretiyle izin alabiliyoruz. ‘Hazine var’ denilerek böyle bir ekolojik varlığı darmadağın etmek çok yazık oldu. Bölgemizin tarihi açısından çok kötü oldu. Böyle bir değeri kaybettik. Dipsiz Göl’ün tahrip edilmesi ulusal kayıp. Dipsiz Göl’de define olması mümkün değil. Böyle bir cehalet olamaz. Bugünkü çağda dahi zorla boşaltılan bir gölü ya da yararak boşaltılan bir göl alanının, nasıl altına bir şey gömüp üstüne suyla doldurdular? Bunu anlamak, böyle bir şeyi düşünmek, kabul etmek bilime, hukuka, insanlığa çok da yaraşır bir durum değil. Yazık ettik o göle” diye konuştu.

Korunması gerekirdi

Gümüşhaneli Mahmut Demir de, “Bence böyle bir kazıya gerek yoktu. Tabiatı korumak gerekiyor. Hazine olup olmadığı kesin de değil. Böyle bir kazıya müsaade edilmesini doğru bulmuyorum. Tabiat varlıklarının korunması gerekir diye düşünüyorum” dedi.

Osman Özlü ise, “Doğal güzelliğin bozulmaması lazımdı ve kazıya gerek yoktu. Doğal güzellik bir kere bozuldu. Gölü ne kadar eski haline getirmeye çalışsan da eski haline gelmesi zor. Bu tarz bir izne de gerek yoktu. Kırılan testi aynı yerine gelmez” ifadelerini kullandı. Bu arada kazı öncesi yapılan çalışma sonrası göle su verilerek eski haline getirileceği belirtilmişti.

Yetkililer, gölün tekrar suyla doldurulacağı belirtti.


DHA-www.arkeofili.com

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için