Blog

Eyl4

Kazakistan’da Türk Tarihine Işık Tutacak 2000 Yıllık Kalıntılar Bulundu

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Kazakistanaltayastanabuyratauexpo 2017kumay nehrisayantanrı dağlarıtikatürktürk tören çiftleri



Kazakistan’da Türk Tarihine Işık Tutacak 2000 Yıllık Kalıntılar Bulundu

 

Kazakistan’ın başkenti Astana’nın yakınlarında bulunan Kumay Arkeoloji Kompleksinde Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın(TİKA) desteğiyle yapılan kazılarda Türk tarihini anlamada oldukça önem arz eden 2000 yıllık kalıntılara ulaşıldı.

Kazakistan’da Türk Tarihine Işık Tutacak 2000 Yıllık Kalıntılar Bulundu

TİKA’dan yapılan açıklamada, Türkiye’den bilim adamlarının da katılımıyla, Erken Demir Çağı’ndan kalma tek ve çift taş heykellere sahip “Türk Tören Çiftleri” ortaçağ döneminin mezar yapıları, büyük ölçekli binalar ve daha uzun bir zaman dilimini yansıtacak zenginlikte kalıntılar bulunduğu belirtildi.

“Türk Jeopolitik Fenomeni: Kökeni ve Süreklilik Uluslararası Projesi” çerçevesinde Kumay Nehri yakınlarında yürütülen kazılara Türkiye’den Doç. Dr. Abdullah Karaçağ ile Yrd. Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu katıldı. Kazıların, 2017 yılında Astana’da yapılacak olan EXPO fuarına kadar tamamlanması bekleniyor. Projede 2012 yılından bu yana, Türkiye’den 5 Kazakistan’dan 40 bilim adamı görev aldı. Buyratau Milli Parkı içerisinde bulunan, Kumay Nehri’nin zengin arkeolojik eserlere ev sahipliği yaptığını, çalışmaların Türkler açından önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu, Altay, Sayan ve Tanrı Dağları hakkındaki Türkçe yazıtlara da değinerek,

Altay, Sayan ve Tanrıdağları’nda yer alan Türkçe yazıtlarda toprağın, dağın, ırmağın ve diğer kaynakların kutsandığı görülür. Bu anlayışla vatanına ve milletine kendini adamış kahraman atalarını abideleştirmişlerdir. Bunların arasında en çok tanınanları Kazakistan’da Merke ve Jaysan ile Doğu Kazakistan Sarı Arka bozkırında bulunan çok sayıdaki Türk anıtlarıdır.

açıklamasında bulundu.

Zaimoğlu, eserlerin bilimsel açıdan incelenmesi  ve analitik olarak kavranmasıyla ilgili çalışmaların genişletildiğini, anıtların restorasyonu, alanın açık hava arkeoloji ve etnografya müzesine dönüştürülmesi çabalarının da önemli adımlar olduğunu sözlerine ekledi.

trthaber-arkeofili.com 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için