Blog

Ara25

Pisidia Antiocheia'da Dördüncü Kilise Açığa Çıkarıldı

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  IspartaylavaçPisidia Antiocheiakazıantik kentkiliserestorasyonhıristiyanromayazıttiberiusaugustus



Pisidia Antiocheia'da Dördüncü Kilise Açığa Çıkarıldı

 

Isparta'nın Yalvaç İlçesi'ndeki Pisidia Antiocheia Antik Kenti'nde geçen yıl bulunan kilise, bu yılki kazılarda tamamen açığa çıkarıldı.

Pisidia Antiocheia'da Dördüncü Kilise Açığa Çıkarıldı

Isparta
'nın Yalvaç İlçesi'ndeki Pisidia Antiocheia Antik Kenti'nde geçen yıl bulunan kilise, bu yılki kazılarda tamamen açığa çıkarıldı. Kazı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özhanlı, son bulunanla birlikte antik kentteki kilise sayısının 4'e ulaştığını belirtti.

Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) tarafından 7 yıldır Yalvaç'taki Pisidia Antiocheia Antik Kenti'nde yürütülen kazı çalışmalarının bu yılki bölümü, 1 Aralık itibariyle sonlandırıldı. Kazı çalışmalarını yürüten SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özhanlı, 6 ay süren çalışmalarda önceki yıl bulunan kilisenin tamamen açığa çıkarıldığını belirtti. Son bulunanla birlikte antik kentteki kilise sayısının 4'e ulaştığını aktaran Prof. Dr. Özhanlı, "7 mahalleden oluşan antik kentte tahminlerimize göre 7 kilise bulunuyor olması lazım. Bu da bize Hıristiyanlığın yayılmasında önemli bir yer tutan Pisidia Antiocheia'nın bir din merkezi olduğunu gösteriyor" dedi.

'KENTİN MAHALLEYE BÖLÜNDÜĞÜNÜ BİLİYORUZ'

Açığa çıkarılan kilisenin 3 nefli bir kilise olduğunu anlatan Prof. Dr. Özhanlı, şöyle dedi:

"Yapının korunan kısımlarında duvarlar tamamen freskolarla (kireç suyunda eritilmiş madeni boyaların kullanıldığı resim tekniği) kaplanmış ve Hıristiyanların sembollerinin işlenmiş olduğu geometrik şekillerin çokça yapılmış olduğunu görüyoruz. Kilisenin tabanının tamamı 'Opis Sektila' dediğimiz mermer plakalarla kaplı. Ancak çoğu sökülüp bu yapının aşağısında bulunan bir kireç ocağında eritilmiş. Ana apsisin (mimari öğe) tabanında renkli mermer kullanılmış. Antik kent gibi kilisenin de 12'nci yüzyıla kadar ayakta kaldığı kesin. Kilise Antoniler döneminde yapılmış bir tapınağın üzerine inşa edilmiş. Roma Antiocheia'sının dindar bir kente dönüştürülmeye çalışıldığı, şu ana kadar bulduğumuz 4 kiliseden anlaşılıyor. Kentin mahalleye bölündüğünü biliyoruz. Şu ana kadar kuzey bölümde yaptığımız kazı çalışmalarında 4 kilise çıkması ve bunlardan Saint Paul Kilisesi'nin 300 kişi, diğer 3'ünün en az 150 kişi kapasiteli olması sözlerimizi doğruluyor nitelikte."

'TAŞ YAZIT BULUNDU'

Ortaya çıkarılan kilisede bir de taş yazıt bulunduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özhanlı, "Daha önce burada Tiberius Meydanı'nın varlığı biliniyordu, ancak bu yazıtla beraber Augustus Meydanı adıyla bir meydan daha olduğunu düşünüyoruz. Yazıtta Latincesi 'Tanrı için toplanma alanı' olarak yazan bir söz var. Ayrıca yine kilise içersinde 6 mezarın bulunması, kiliselerin ileri dönemde nekropol olarak kullanıldığını göstermiş oldu" diye konuştu.

'ÖNEMLİ BULGULAR ELDE ETTİK'

Uzun süredir devam eden kazı çalışmalarında Pisidia Antiocheia Antik Kenti'nin tarihçesiyle ilgili de önemli bulgular elde ettiklerini kaydeden Prof. Dr. Özhanlı, şöyle dedi:

"Şöyle bir şanssızlığı var Antiocheia'nın, temel düzeyinde korunmuş bir kent. Yani toprak yüzeyinde herhangi bir kalıntıya rastlanılmamakta. Yoğun bir rüzgar dolgusu olan kentin yaklaşık 2 metre derinliğinde kazdığımızda yine yapıların temel düzeyinde korunmuş olduğunu görüyoruz. Ancak detaylara baktığımızda Antiocheia'nin gerek Helenistik dönemdeki önemi daha sonra Roma dönemindeki kolonizasyonun başkenti olması ve Hıristiyanlıkla birlikte burasının metropole dönüşmüş olmasının o ihtişamını detaylarda görmek oldukça mümkün."

AFRODİT HEYKELCİĞİ ÇIKARILDI

Bölgedeki kazı çalışmalarında çıkarılan eserler içersinde Knidos Afrodit (Çıplak Afrodit) heykelciği bulunduğunu belirten Prof. Dr. Özhanlı, aynı zamanda çok sayıdaki kemik işçiliği eseriyle antik kentte kemik atölyelerinin olduğu izleniminin ortaya çıktığını anlattı. Antik kentin bir din merkezi olmasının yanı sıra, askeri üs olarak da kullanılmış olduğuna ilişkin kuvvetli veriler bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Özhanlı, "Antik kentin geçmişte metal işçiliğinde de ileri seviyede olduğunu görüyoruz. Bu da burasının askeri garnizon olarak kullanılmasından kaynaklanıyor olmalı. Silah parçalarından tutun da mimari yapılarda kullanılan metal aksamlar ve atların takımlarında kullanılan materyaller bunu gösteriyor" dedi.

'HAMAM TÜRÜ YAPI HAZIR HALE GETİRİLECEK'

Bu yılki kazılarda batı kapısı restorasyon projesinin de tamamlanarak Antalya Koruma Bölge Kurulu'na gönderilmek üzere hazır hale getirildiğini vurgulayan Prof. Dr. Özhanlı, antik kent içersinde yer alan hamam türü yapının da sağlamlaştırılarak önümüzdeki yıllarda yapılacak çalışmalara hazır hale getirildiğini belirtti.

'ŞEHİR YAKILMIŞ'

 

Kazıçalışmalarında ortaya çıkan yanık tabakasının kentte büyük bir yangın çıktığı ve bu yüzden terk edildiği ya da terk edildikten sonra yakıldığına ilişkin şüpheler uyandırdığını anlatan Prof. Dr. Özhanlı, 2015 yılı kazı sezonunda sadece kazı çalışmaları yapılmadığını, müze müdürlüğü ile ortak bir çalışma yaparak metal kataloğu, taş eserler kataloğu ve rehberler için Pisidia Antiocheia kılavuzu hazırlandığını da söyledi. - Isparta-haberler.com 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için