< Geri dönün

Daha ayrıntılı olarak görmek için ana resmin üzerinde fareyi hareket ettirin.

Aktüel Arkeoloji Sayı 58

Yayınevi: Aktüel Arkeoloji

ISBN: 13075756-58

329,00 TL  (KDV Dahil)

Kargoya verilme süresi: 1 - 5 İş Günü

Ürün tükenmiştir!

Ürün temini hakkında bizimle iletişime geçebilirsiniz.


ISBN: 13075756-58
Yazar: Kolektif
Cilt tipi: Karton Kapak

Araştırmalarımızı sürdürürken bir anda oldukça heyecan verici bir konunun içinde bulduk kendimizi. Yaklaşık 80 bin yıllık bir kültürel sürecin sonu ile yeni bir üretim biçimi ve yaşam tarzının birleştiği, çatıştığı, değiştiği bir aralıkta durarak içinde yaşadığımız sistemin ilk nasıl kurulduğunu anlamaya çalıştık.

Bu kültürel sürecin sonunda, avcı toplayıcıların binlerce yıllık alışkanlıkları, davranışları, yaşam şekilleri ve üretim biçimleri büyük iklimsel değişiklikle sonlanmaya, tarıma dayalı yeni bir üretim biçimi ve kültür gelişmeye başladı. Tarımın öğrenilmesi, hayvanların evcilleştirilmesi ve insanların yerleşik hayata geçmesiyle toplum yaratıldı ve ilk mimari yapılar ortaya çıktı. İlk evlerin kurulduğu yerleşimler yani küçük nüfuslu köyler, yaşamlarını sürdürebilmek için toprağa bağımlı hale geldiler. Tarım yapmak hiç de kolay değildi. İklim değişikliğine bağlı olarak kuraklık oluşunca yeterli verim alınamıyor ve yerleşik toplum açlık ile yüzleşebiliyordu. Büyük olasılıkla ilk depolama süreci de bu zor zamanlarda, toplumun yıllık tarım ürününün bir kısmını saklaması ile başlamıştı. Ancak bu depolama sistemini kontrol etmek ve zamanı geldiği zaman dağıtmak için de bir sistem kurulmalıydı. Mühürler ve hesap taşları, çok odalı korunaklı yapılar, güç ve zenginlik göstergesi yapılar, eşyalar, takılar ve sanatsal üretimler bu gerekliliklerin sonucu ortaya çıkmıştı. Basit toplumdan daha karmaşık bir toplumsal düzene geçildiğinin de simgesiydiler.

Aynı toplum içinde eşit koşullarda yaşayan insanların birbirlerine karşı nasıl üstünlük kazanmaya başladığını ve bunun ilk yapılara, eserlere ve üretim ilişkilerine nasıl yansıdığını görmek oldukça önemli ve heyecan verici. Toplumsal karmaşıklık ve yapılanmanın yeniden şekillenmesinin sonuçlarını arkeolojik olarak tespit etmek oldukça zor. Bu nedenle arkeoloji antropoloji gibi birçok bilim dalı ile sıkı bir ortaklık ilişkisi kurmuş durumda. Ama öncesinde bir eleştiri yapmak ve 100 yıl öncesine gitmek gerekiyor.

21. yüzyılın henüz başlarında olmamıza rağmen, canlı yaşamının kökeni, evrenin sırları gibi konularda teknolojinin de yardımı ile oldukça büyük bilimsel başarılar ve sonuçlar elde edildi. Ancak insanlık tarihinin anlaşılmasında hala bazı boşluklar var. Bu boşlukların oluşmasını sağlayan ise maalesef ki 20. yüzyılın henüz başlarında yapılan kazılar. Büyük bir “açgözlülük” ile 20. yüzyılın başından itibaren Avrupa ve Amerika müzeleri tarafından yapılan höyük kazıları, insanlık tarihinin tarihsel ve kültürel kodlarının anlaşılmasına büyük bir zarar vermiş görünüyor. İran, Irak, Suriye, Filistin gibi 20. yüzyılın başlarında sahipsiz kalan bu coğrafyalarda gerçekleştirilen höyük kazıları neolitik ve öncesi ilk yerleşimleri tamamen tahrip etmiş durumda. 21. yüzyılda arkeolojinin teknoloji ve diğer bilimler ile yaptığı ortaklık ve ortaya çıkan sonuçlar, bize bu kazıların büyük bir başarısızlık olduğunu gösteriyor.

Türkiye’nin hem şansı hem de büyük bir talihsizliği olan “baraj” baskısı erken kültürlerin anlaşılmasında önemli bir ilerleme sağlamış olsa da bilginin yaygınlaşamaması, yazılamaması ve paylaşılamaması hala büyük bir boşluk olarak duruyor. Tay Projesinin yaptığı çalışmalar bu noktada oldukça önemli.

Son olarak son yıllarda oldukça saldırgan ve korkusuzca gerçekleştirilen bir talan ve definecilik dönemi yaşanıyor ve konuya Aktüel Arkeoloji Dergisi’nin yanı sıra birkaç yayın dışında herhangi bir üniversitenin, bilim insanının ve kurumun bu talanı görmezden gelmesi de defineciliğin kendisi kadar endişe verici. Tarihi, kültürel talana karşı çok acil birleşilmeli, önlem alınmalı. Çok geç kalmadan arkeologları kültürel mirasımıza karşı sorumlu ve cesur olmaya davet ediyoruz.

İyi okumalar!

Türkçe

2017

Temmuz-Ağustos

124 sayfa

21,50 x 27 cm