Blog

Ağu17

Avrupa’da Bebek Cinayetleri Düşünülenden Daha Yaygındı

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  AnneBebekCinayetKilise



Avrupa’da Bebek Cinayetleri Düşünülenden Daha Yaygındı

Hanlon’un araştırmalarına göre, Toskana’nın kırsal kesimlerindeki bebek ölümlerinin zirvede olduğu dönemde kurbanlar, toplam canlı doğum sayısının yaklaşık üçte birini oluşturmuş olabilir.

Yaren Şener - www.arkeofili.com

Erken dönem modern Avrupa’da evli ebeveynler tarafından yeni doğan bebeklerin ‘rutin’ katli, düşünülenden çok daha yaygındı.


C: Pixabay

Yeni bir kitapta ortaya atılan bu iddia, Gregory Hanlon ile katkıda bulunan diğer kişiler tarafından yazılan “Death Control in the West 1500-1800: Sex Ratios at Baptism in Italy, France and England” adlı yeni bir kitabın merkezinde yer alıyor.

Davranış tarihçisi Hanlon, “Çoğu durumda bebek öldürme, hemen işlendiğinde intikam almak isteyecek mağdur bir taraf bırakmayan bir suçtu. Zamanla birlikte gözardı edilmiş ve unutulmuş olabilir.” diyor.

Yaygın Bebek Cinayeti

Seçkin Araştırma Profesörü Hanlon, doğumundan sonra saatler veya günler içerisinde vaftiz edilmek üzere getirilen bebeklerin cinsiyet oranlarına daha önce hiç odaklanmamış mevcut bilgilerin kapsamının ne kadar sınırlı olduğuna dikkat çekiyor.

Bu kayıtlar, kıtlık veya hastalıkların ardından erkek vaftizlerinin sayısındaki şaşırtıcı artışları ortaya koyuyor.

Hanlon ayrıca, “Batı’daki tarihçiler neredeyse yalnızca, evli olmayan annelerin veya eşlerinden olmayan çocukları taşıyan evli kadınların hamileliklerini sakladıklarını ve kendi başlarına ya da başka bir kadın suç ortağı ile yeni doğan bebeklerini öldürdükleri ceza davalarının kayıtlarını baz aldılar. Bebeğini öldüren evli anneler yüz kat daha fazla sayıda olabilir.” diyor.

Hanlon’un araştırmalarına göre, Toskana’nın kırsal kesimlerindeki bebek ölümlerinin zirvede olduğu dönemde kurbanlar, toplam canlı doğum sayısının yaklaşık üçte birini oluşturmuş olabilir.

Evli Olmayan Fail Kadınlar

İtalya, Fransa ve İngiltere’deki çok sayıda dini bölgeden edinilen vaftiz kayıtları ve kiliseyle ilgili nüfus sayımlarını kullanan Hanlon; Katolikler, Kalvinistler ve benzer şekilde Anglikanlar yönünden şehir ve tüm ülke çapında benzer bebek cinayeti modellerinin bulunduğunu gösteriyor.

Hanlon, İtalya’nın 17. yüzyıl Toskana kırsalında ebeveynlerin ikiz oldukları takdirde bir çocuğu feda etmeye istekli göründüklerini ve yeni doğan bebeklerden sadece birini yanlarında tutmaya karar verdiklerini öne sürüyor. Laura Hynes Jenkins, Kuzey İtalya’da bulunan Parma şehrindeki işçi sınıfından ebeveynlerin kız çocuklarını erkek çocuklarına tercih ettiklerini keşfetti.

Araştırmaya katkıda bulunan Dominic J. Rossi, 1650 yılı sonrası Fransa’nın Villeneuve-sur-Lot kasabasında ebeveynler tarafından kız çocuklarının tercih edildiği bir modeli bulduğunu ifade ediyor.

Kitabın ortaya çıkışına katkıda bulunan beş eski öğrenciden biri olan Rossi, “düşük statüdeki ailelerin ekonomik koşullar toplumsal hareketlilik açısından uzun vadede planlar yapabilmelerine izin verdiğinde, kız çocuklarını statü bakımından daha üst seviye bir bireyle evlendirmek isteyebilecekleri” fikrini öne sürüyor.

Bu sırada, katkıda bulunan bir diğer yazar Evan Johnson, Mezin kırsalındaki üst sınıf ebeveynlerin yeni doğan erkek bebekleri yanlarında tutmayı tercih ettiklerine dair kanıtlar bulduğunu ifade ediyor.

Çağdaş Bebek Cinayetleri

“Death Control in the West 1500-1800”, varlığı kayıt altına alınmayan ve ölümü cezasız kalan çok sayıda bebeğe ışık tutuyor.

Hanlon, bebek öldürme suçu için alınan gevşek cezai tedbirlere dikkat çekiyor ve “Mahkemeler neredeyse yalnızca evli olmayan anneler için düzenleniyordu, ancak sadece yeni doğan bebeklerini kasten öldürdülerse. Basitçe terk etme, bununla karşılaştırılabilir bir suç değildi.

Çalışmada devlet ve ceza yargı sisteminin rolü, yoksulluk ve sosyal sınıf yapıları gibi durumların gerçekliği ile birlikte titizlikle inceleniyor. Kitap, bebek cinayetlerinin tarihçesi ile üreme haklarına ilişkin güncel tartışmalar arasında ortak ilişkiler kuruyor.

“Çoğu insan bununla hayatın tatsız bir gerçeği olarak yaşayabilir.” diyen Hanlon, “Bebek öldürmek elbette bir cinayet, ancak insanlar bunu bir suç olarak görmediler.” diye açıklamada bulunuyor.

Hanlon ve katkıda bulunan diğer yazarlar, bu toplumsal uygulamanın günümüzdeki sonuçlarını anlamak için okurları bebek cinayetlerini ahlaki bir yaklaşımın ötesinde ele almaya davet ediyor.


Taylor & Francis. 17 Temmuz 2023.

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için