Arkeologlar Kartacalı bereket ve annelik tanrıçasını tasvir eden beş altın sikke keşfetti. C: Tunus Kültür İşleri Bakanlığı

Tunus’taki arkeologlar, antik Kartaca kentinde hayvanların ve bebeklerin kalıntılarını barındıran urneler ve 2.300 yıllık nadir altın sikkeler ortaya çıkardı.

Araştırmacılar, Tunus’un eteklerindeki bir tepede yer alan Tafat El Bony tapınağının kalıntıları yakınında mezarları ve beş altın sikkeyi keşfetti. Tunus Kültür İşleri Bakanlığı’nın yaptığı açıklamada, tapınağın bir zamanlar Baal Hammon ve Tanit tanrılarına adanmış bir kırsal anıt olduğu belirtildi.

Kartaca, MÖ 9. yüzyılda Akdeniz’in doğu kıyısından gelen bir halk olan Fenikeliler tarafından kurulmuş güçlü bir şehir devletiydi. Şehir MÖ 6. yüzyılda gelişti ve Akdeniz havzasının çoğunda etkisi olan büyük bir ticaret imparatorluğuna dönüştü.

En nihayetinde Kartaca ve Roma Cumhuriyeti büyük rakipler haline geldi ve MÖ 264 ile MÖ 146 yılları arasında süren uzun Pön Savaşları’nda savaştılar ve bu savaş Romalıların Kuzey Afrika şehrini yok etmesiyle sona erdi. Kalıntıların üzerine yeni bir Roma Kartacası inşa edildi ve her ikisinin kalıntıları da bugün UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor.

Yeni bulunan altın sikkelerin çapı 2,5 santimetrenin biraz altında ve Kartacalılar için doğurganlık ve annelik sembolü olan tanrıça Tanit’i tasvir ediyor.

Altın sikkeler ve mezarlar Kartaca antik kentindeki bir tapınak alanından çıkarıldı. C: Tunus Kültür İşleri Bakanlığı

Kültür İşleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, sikkelerin tarihi dönemin zenginliğini yansıtan ve Kartaca’nın kültürel değerini teyit eden nadir bir keşif olduğu belirtiliyor.

Arkeologlar, zengin Kartacalıların sikkeleri muhtemelen tanrılara bir hediye olarak bıraktıklarını, ancak gömülen bebeklerin kurban mı edildiği yoksa doğal nedenlerle mi öldüğünün belirsizliğini koruduğunu söylüyor. Geçtiğimiz yüzyılda Kartaca’da yapılan kazılarda, yeni doğmuş bebeklerin ve 4 yaşına kadar olan çocukların kalıntılarını içeren binlerce mezar taşı ve urne ortaya çıkarıldı ve bazı uzmanlar bunların kurban sunusu olabileceğine inanıyor.

İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’nde antik tarih profesörü olan Josephine Crawley Quinn 2014 yılında yaptığı bir açıklamada, “Çocuk kurban edilmesine ilişkin arkeolojik, edebi ve belgesel kanıtlar çok fazla. Belki de derin bir dini dindarlıktan ya da kurbanın bütün olarak aileye veya topluluğa getireceği faydanın çocuğun hayatından daha ağır bastığı hissinden kaynaklanıyordu.” diyor.

Kazılarda beş altın sikkenin yanı sıra, bebeklerin mezarlarını işaretleyen birkaç urne ve mezar taşı da bulundu. C: Tunus Kültür İşleri Bakanlığı

Hıristiyan İncil’indeki pasajlarda Kartaca tanrısı Baal Hammon’a çocuk kurban edildiği anlatılıyor, Yunan ve Roma masallarında da bebeklerin öldürüldüğü kanlı sahneler anlatılıyor, ancak kurban edildiğinden şüphelenilen yerde bulunan kalıntıların yakından incelenmesi, buranın bebekler ve fetüsler için düzenli bir mezarlık olduğunu gösteriyor.

Bazı uzmanlar, geçtiğimiz yüzyılda Kartaca’da keşfedilen urne ve mezarların, doğal nedenlerle ölen çocukların gömüldüğü mezarların kalıntıları olduğuna inanıyor.

Yeni araştırmaya dahil olmayan biyolojik antropolog Patricia Smith, “Ancak bu kalıntılar çoğunlukla yakılıyor ve ölü doğan ya da ölü bebeklerin yakılması, Kartacalıların başka amaçlar için çok ihtiyaç duyduğu değerli odunları gerektiriyordu.” diyor.

“Kartacalılar denizciydi; gemiler için ahşaba ihtiyaçları vardı, kumaş için ahşaba ihtiyaçları vardı, aletleri için ahşaba ihtiyaçları vardı. Bu nedenle Kartacalıların bir kurban ritüeli olarak sadece bebekleri yakmak için odun kaynaklarını kullanmış olması muhtemel.”

Live Science. 22 Ağustos 2023.

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >