Anasayfa > Kitap > Arkeoloji & Eski Çağ Tarihi< Geri dönün
Aktüel Arkeolöoji Dergisi Sayı 81
Yayınevi: Aktüel Arkeoloji
ISBN: 13075756-081
329,00 TL (KDV Dahil)
Kargoya verilme süresi: 1 - 5 İş Günü
Ürün tükenmiştir!
Ürün temini hakkında bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Yazar: Kolektif
Cilt tipi: Karton Kapak
Barajlar bir havzadaki bu¨tu¨n yerleşimleri ortadan kaldırdığı için, ku¨ltu¨r varlıkları açısından gu¨nu¨mu¨zu¨n en kapsamlı yok edicisi durumundadır. Ancak barajlar planlanırken barajların etki alanı içinde kalacak ku¨ltu¨r ve doğa varlıklarının neler olduğu önceden bilinip, baraj projeleri buna göre geliştirilse ve zorunlu olarak etki alanı içinde kalacak varlıklar belgelense, taşınma işlemi önceden planlansa, bugu¨n tartışılan birçok sorun ortadan kalkacaktır. Fırat Nehri u¨zerinde yapılan Keban Barajı, Tu¨rk arkeolojisinde çok önemli bir dönu¨m noktası olmuştur. Yu¨ru¨tu¨len arkeolojik çalışmalarla o yıllara kadar geçmişi hiç bilinmeyen bir bölgenin ku¨ltu¨r tarihi aydınlanmış, kazandırdığı bilginin yanı sıra, binlerce eserin ortaya çıkması sağlanmış, bölgenin nekadar bu¨yu¨k ve görkemli merkezlere sahip olduğunu göstermiştir. Keban Projesi, ku¨ltu¨r varlıklarının tu¨mu¨nu¨ kurtaramadan sonuçlanmıştır, ancak projenin uygulandığı yıllarda du¨nyadaki en kapsamlı, çok uluslu, çok disiplinli, iyi yönetilen tek proje olarak u¨n yapmış, Malta-Valetta Sözleşmesi ile de uluslararası bir nitelik kazanmıştır.
Daha sonra çalışmalar Karakaya ve Atatu¨rk Baraj Alanlarında da devam etmiştir. Ilısu Baraj alanındaki kazılarda farklı bir yönetim modeli oluşmuştur. Ku¨ltu¨r ve Turizm Bakanlığı’nın yanı sıra Devlet Su İşleri kazıların etkili yu¨ru¨tu¨lmesi, eserlerin belgelenmesi ve mu¨mku¨n olduğunca çok sayıda merkezin kazılabilmesi için kazılara destek ve ödenek sağlamış, Du¨nya Bankası ise ku¨ltu¨r varlıklarına gereken önem gösterilmediği taktirde projeye aktaracağı kredileri kapatacağına yönelik tehditte bulunmuştur.
Suçlu Kimdir?
Eğer suçlu aranacaksa bu tek başına yatırımcı kurumlar değildir. Çağdaş yaşamın gereklilikleri u¨zerine yatırım yapan kurum yasal zorunluluk gereği yatırım yapacağı alanda tescilli ku¨ltu¨r varlığı olup olmadığını sorar. Yatırım alanında tescilli ku¨ltu¨r varlığı yok ise, projenin gerçekleştirilmesi açısından herhangi bir sakınca da yoktur. Nitekim Samsat, Zeugma, Halfeti, Hasankeyf “yok” sayılmıştır. Bunlar proje planlama aşamasında tescilsiz olduklarından Ku¨ltu¨r ve Turizm Bakanlığı Devlet Su İşleri’ne baraj göl alanında ku¨ltu¨r varlığı bulunmadığı ve bu nedenle projenin gerçekleşmesinde hiçbir sakınca olmadığı yanıtını vermiştir. Aynı durum u¨lkemizde yapımı su¨rmekte olan karayolları, boru hatları, havaalanları, limanlar, sanayi ve turistik tesisler ve maden ocakları için de söz konusudur. Örneğin, aylardır adım adım tahribatı belgelediğimiz, tescillenmesi ve korunmasına yönelik tu¨m ilgili kurumlara taleplerimizi ilettiğimiz Antalya’nın Kaş ilçesi Çukurbağ köyu¨nde baraj yok ama semalarında hava limanı, verimli tarım arazilerinde ve zengin bioçeşitliliği olan topraklarında otoban projeleri var. Kaçak kazı ve kaçak yapılaşmayla birlikte hızla yok edilen, yok edilmesine izin verilen ku¨ltu¨r ve tabiat varlıkları, tarım alanları var. Ancak başvuru belgelerimiz kayıp, tu¨m sorularımız yanıtsız. Barajlar ve Ku¨ltu¨r Tarihi - Ilısu sayımızın şekillenmesinde öncu¨lu¨k yapan Haluk Sağlamtimur’a, tatilini bölerek bize barajların tarihini ve barajların yok ederken kazandırdıklarını anlatan Mehmet Özdoğan’a ve bizimle çok hızlı bilgi paylaşımında bulunan tu¨m Ilısu Baraj bölgesi ekibine sonsuz teşekku¨rler.
Barajlar ve Ku¨ltu¨r Tarihi sayımızın ikincisi hazırlanma aşamasındadır.
İyi okumalar,
Türkçe
Temmuz - Ağustos 2021
111 Sayfa