Arþiv

Çocuk Kitaplarýmýz

Sare

Strabon

Blog

Mar12

‘Küçük Ayak’ Adlý Hominin, ya Hastaydý ya da Çok Açtý

 |  Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  AustralopithecusFosilHastalýkKüçük AyakLittle Foot

‘Küçük Ayak’ Adlý Hominin, ya Hastaydý ya da Çok Açtý


Soyu tükenmiþ bir insan grubunun ünlü bir üyesi, yaþamýnýn erken dönemlerinde zor zamanlar geçirmiþti. “Küçük Ayak” olarak bilinen fosil; diþlerinde, çocukluk dönemi sýrasýnda ya aç ya da ciddi anlamda hasta olduðunu gösteren belirgin izlere sahip.

 

“Küçük Ayak” olarak adlandýrýlan Australopithecus fosilinin kafatasý, kan damarlarýna dair kanýtlarý muhafaza edecek kadar iyi korunmuþ. C: Themba Hadebe/AP/Shutterstock

 

Fosilin analizi, kafatasý içerisindeki kan damarlarýný da açýða çýkardý ki bu damarlar, insan beyninin evrimini daha iyi anlamamýza yardýmcý olabilir.

Küçük Ayak yaklaþýk 3.67 milyon yýl önce, günümüzde Güney Afrika olarak adlandýrdýðýmýz bölgede yaþadý; modern insanlardan çok daha küçük bir beyne sahip maymun benzeri bir hominindi. Australopithecus cinsine aitti fakat türünün tam olarak ne olduðuna dair bir fikir birliði mevcut deðil. Küçük Ayak öldüðünde yaþlýydý ve kalýntýlarý, bir babunun kalýntýlarýnýn yanýnda bulunmuþtu; bu durum Küçük Ayak’ýn bir kavgada öldüðüne iþaret ediyordu.

Cambridge Üniversitesi’nden Amélie Beaudet ile meslektaþlarý; Küçük Ayak’ýn biyolojisi hakkýnda daha fazla bilgi sahibi olmak amacýyla, Ýngiltere’deki bir bilim tesisi olan Diamond Light Source adlý X-ýþýný sinkrotronunda fosilin kafatasýný inceledi. Normal bir bilgisayarlý tomografi taramasýnda en fazl 100 mikrometre kadar küçük detaylar görülebiliyorken bu yöntem sayesinde ekip, 3 mikrometre kadar küçük detaylarý bile görebilecekti.

“Diþlerde, çizikler veya oyuklar gibi bazý kusurlar görülüyor.” diyor Beaudet. Birinci ihtimal olarak iklim deðiþikliði nedeniyle Küçük Ayak’ýn yaþadýðý çevre farklýlaþmýþ olabilir; böylece Küçük Ayak yiyecek sýkýntýsýna düþmüþtür. Beaudet, “Yaþadýðý ortamýn her zaman stabil olmadýðýný biliyoruz.”  diye ekliyor.

Fakat Küçük Ayak’ýn bir enfeksiyon dolayýsýyla hastalanmýþ olmasý da ihtimaller arasýnda. “Ölümünün gýda kýtlýðý nedeniyle mi yoksa hastalýk nedeniyle mi gerçekleþtiðini bilemiyoruz; aklýmýza gelmeyen bambaþka bir neden de olabilir.” diyor Beaudet.

Ekip ayný zamanda kafatasýnda ve alt çenedeki kemikler içinde minik kan damarlarýný da görmeyi baþardý. Beaudet, fosilin böylesine ince ayrýntýlarý dahi görmemizi saðlayacak kadar iyi korunmuþ olmasýnýn büyük bir sürpriz olduðunu söylüyor.

Küçük Ayak’ýn yaþadýðý dönemde vücudundaki kan akýþýný anlamak, öncelikle sýra dýþý bir biçimde büyük olan beyinlerimizin evrimine ýþýk tutabilir. Beyin çok fazla besleyici ögeye ihtiyaç duyar ve taþýnmasý gereken miktarda ýsý üretir. Kan, beynin gereksinim duyduðu bu iki iþlevi de yerine getirir; dolayýsýyla atalarýmýzýn beyinleri, daha büyük olmak için evrimleþmiþtir ki kan damarlarýnýn da bu þekilde evrimleþmiþ olmasý gerekir. Beaudet konuyu, daha büyük araþtýrmalarýn önünü açacak bir soru ile noktalýyor: “Tüm bunlarýn gerçekleþmesi için ilk olarak sistemin hangi parçasýnýn evrimleþmesi gerekiyordu?”

 

www.arkeofili.com

Bu yazý hakkýnda yorum bulunamamýþtýr. Ýlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazýya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayýr* Her defasýnda yeniden girmemeniz için