Blog

Oca8

Antik Mısırlı Genç Kız, İkiz Bebek Doğururken Ölmüş

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik MısırFetüsİkizMumya



Antik Mısırlı Genç Kız, İkiz Bebek Doğururken Ölmüş

Ancak aradan geçen bir yüzyıl sonra araştırmacılar, bu sefer mumyanın göğsüne yerleşmiş ikinci bir fetüs keşfettiler.

 

Begüm Bozoğlu - www.arkeofili.com

 

Bacaklarının arasında ve göğüs boşluğunda birer fetüs olan antik Mısır mumyası, annenin ikiz doğururken öldüğünü gösteriyor. 

 

 

1908 kazı alanı notlarından alınan resimler, mumyanın oyulmuş karnını ve leğen kemiği boşluğundaki bir fetüsün kafasını göstermektedir. (C: Margolis and Hunt, 2023)

Yapılan yeni bir çalışmaya göre, antik Mısırlı genç bir kızın başsız mumyasında bulanan doğmamış fetüs kalıntıları, genç kızın ikiz bebek doğururken öldüğünü doğruluyor.

Arkeologlar 1908 yılında mumyanın sargılarını çözdüğünde, sarılı bir fetüs ve mumyanın bacakları arasına sıkıştırılmış plasenta kalıntılarını keşfettiler. O döneme ait kazı notları, araştırmacıların fetüsün, Geç Hanedanlık (MÖ 712-332) ile Kıpti dönemi (MS 395-642) arasında eski Mısır’da yaşayan, 14 ila 17 yaşları arasındaki mumyalanmış dişi bireyle ilişkili olduğu sonucuna vardığını ortaya koyuyor. Annenin karnı kesildiğinde, fetüsün kafatasının doğum kanalına sıkışmış olduğu anlaşıldı; bu da annenin doğum sırasında yaşanan komplikasyonlar nedeniyle öldüğünü gösteriyordu. 

Ancak aradan geçen bir yüzyıl sonra araştırmacılar, bu sefer mumyanın göğsüne yerleşmiş ikinci bir fetüs keşfettiler.

Araştırmanın başyazarı olan, ABD merkezli bağımsız arkeolog Francine Margolis’e göre, mumya, türünün keşfedilen ilk örneğiydi. Arkeolojik kayıtlarda doğum sırasında ölen pek çok kadın cenazesi bulunmasına rağmen Mısır’da hiç bulunamamıştı.

2021’de araştırmacılar hamile bir Mısırlı mumyanın keşfedildiğini duyurduğunda diğer uzmanlar sonuçlara itiraz etmiş ve 2022’de yapılan bir çalışmada kadının öldüğünde hamile olmadığı sonucuna varılmıştı.

 

1908 yılında keşfedilen antik Mısır mumyasının bacakları arasında bir fetüs keşfedildi. (C: Margolis ve Hunt, 2023)

Margolis, 1908’de bulunan mumyayı ilk kez 2019 yılında George Washington Üniversitesi’nde (GWU) kadın pelvik morfolojisi üzerine antropoloji alanında yüksek lisans tezini yazarken inceledi. Pelvik ölçümlerini almak için BT taramaları yapıldığında, ikinci fetüs keşfedildi.

3B görüntüler, daha önce hiçbir kayıtta belirtilmeyen bir fetüsün kalıntılarının kızın göğsüne yerleştirildiğini gösterdi. Margolis ve yeni çalışmanın ortak yazarı antropolog David Hunt, cenin kalıntılarının daha net bir resmini elde etmek için mumyanın röntgenini çekti. 

Margolis, ikinci fetüsü gördüğüklerinde benzersiz bir bulguya ulaştıklarını ve eski Mısır arkeolojisi için bir ilk olduğunu anladıklarını belirtiyor.

 

Araştırmacılar, mumyanın gövdesinin net görüntülerini elde etmek için röntgen çektiler ve göğüs boşluğunda bir fetüsün bulunduğunu doğruladılar. (C: Margolis and Hunt, 2023)

Uluslararası Osteoarkeoloji Dergisi’nde 21 Aralık’ta yayınlanan yeni çalışma için araştırmacılar, genç kızın ölüm nedenini doğrulamak için mumyanın gövdesini ve dış fetüsü yeniden incelediler. Ayrıca 1908 kazılarında alınan notları ve fotoğrafları da inceleyip derlediler.

Margolis ve Hunt, ilk fetüsün kafasının doğum kanalında sıkışıp kalmasından sonra genç kızın doğum sırasında öldüğünü tespit ettiler. Doğum sırasında rahimden çıkan fetüsün başı, pelvisten geçişi sağlamak için genellikle göğse doğru çekilir. Araştırmacılar bu vakada, fetüsün kafasının, oradan geçemeyecek kadar geniş bir pozisyonda kaldığını ve sıkıştığını düşünüyor.

2019 analizinden elde edilen sonuçlar, annenin yaklaşık 1,52 metre boyunda olduğunu ve 45 ila 55 kilo ağırlığında olduğunu gösteriyor. Araştırmada, annenin küçük boyutu ve genç yaşının, ikizlerin başarısız doğumuna katkıda bulunmuş olabileceği belirtiliyor.

 

Mumyanın günümüzde kayıp olan başının 1908’deki kazılar sırasında çekilmiş fotoğrafı. (C: Margolis and Hunt, 2023)

Margolis, annenin mumyalanmış kafasının kayıp olduğunu ve bu durumun araştırmacıların onun sağlığı hakkındaki bilgilerini sınırladığını söylüyor. Başının ve dişlerinin mevcut olduğu tespit edilirse, dişler ve saç üzerinde yapılacak testler, annenin diyeti ve hayatı boyunca yaşadığı metabolik stres hakkında bilgi sağlayabilir.

Ayrıca, ikinci fetüsün kalıntılarının annenin göğsüne nasıl yerleştiği de henüz belli değil. Araştırmacılar, mumyalama işlemi sırasında diyaframın ve diğer dokuların muhtemelen çözünerek küçük bedenin yukarı doğru hareket etmesini sağladığını düşünüyor.

Araştırmaya göre, eski Mısır’da doğum çok az belgelenmişti ancak mevcut kayıtlar, ikizlerin istenmediğini gösteriyor. “Kehanet Tılsımı Kararnamesi” olarak bilinen Üçüncü Ara Döneme (MÖ 1070 – 713) ait bir papirüs, annelere ikiz doğumları engellemeyi amaçlayan bir büyü sunuyordu.


Live Science. 5 Ocak 2024.

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için