Blog

Þžu12

Balýkçýlýk Alýþkanlýklarý 7.000 Yýl Önce Deðiþti

 |  Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Alor AdasýbalýkbalýkçýlýkEndonezyaTimor

Balýkçýlýk Alýþkanlýklarý 7.000 Yýl Önce Deðiþti

Yazar:  Tarih: 11 Þubat 2019

Yeni bir çalýþma, hangi balýk türünün düzenli olarak tüketildiði de dahil olmak üzere, tarih boyunca balýkçýlýða iliþkin yeni bilgiler ortaya çýkardý.

Alor adasýndaki arkeolojik kazý alaný. C: ANU

Avustralya Ulusal Üniversitesi’ndeki yeni bir çalýþma, insanlarýn beslenme düzenlerinin bir parçasý olarak hangi balýk türlerini düzenli yedikleri de dahil, tarih boyunca gerçekleþtirilen antik balýkçýlýk faaliyetlerinin içyüzünü ortaya koydu.

Çalýþmada, yaklaþýk 12.000  yýl öncesine tarihlenen ve dünyanýn en eski balýk iðnelerinin bulunduðu insan mezarlýðýna ev sahipliði  yapan Endonezya’nýn Alor Adasý’nda yapýlan arkeolojik kazýlarda ortaya çýkarýlmýþ balýk kemikleri incelendi.

Avustralya Ulusal Üniversitesi Arkeoloji ve Antropoloji Okulu’ndan, çalýþmanýn baþ yazarý  Dr.Sofia Samper Carro, araþtýrmada balýkçýlýk davranýþlarýnda yaklaþýk 7.000 yýl önce bir deðiþiklik olduðunu tespit ettiklerini söylüyor.

Samper Carro, “Alor’daki insanlar, yaklaþýk 20.000 yýl önce açýk su balýðý türlerini avlýyordu, ardýndan yaklaþýk 7.000 yýl önce sadece resiflerde yaþayan türleri avlamaya baþladýlar.” diyor ve yakýndaki Timor adasýnda benzer bir modelin tanýmlandýðýný ve bunun davranýþtaki deðiþimin çevresel koþullardan kaynaklandýðýný gösterdiðini söylüyor.

“Her ne kadar insan kaynaklý deðiþiklikler göz ardý edilemezse de, bu deðiþim, deniz seviyelerindeki ve çevresel þartlardaki deðiþikliklerden kaynaklanýyor gibi görünüyor.”

Bu sonuçlar, arkeolojik materyallerdeki balýk yaþam alanlarýný tanýmlamak amacýyla biyoloji biliminde geleneksel olarak kullanýlan bir analiz yönteminin kullanýlmasýyla mümkün kýlýndý. Samper Carro, bölgedeki bilinen 2.000 balýk türünün benzer görünümlü kemikleri arasýndaki farký belirlerken yaþadýðý zorluk nedeniyle, yeni bir yaklaþýmý denemek zorunda kaldýðýný söylüyor.

Bu çalýþmayla, araþtýrmacýlarýn bu yöntem ve omurlarý kullanarak balýk habitatýný güvenilir bir þekilde ilk kez belirleyebildiðini ve bunun, tarih boyunca insan davranýþýný izleyebilmede ileriye dönük önemli bir adým olduðunu dile getiren Dr. Samper Carro þöyle diyor:

“Arkeolojik bölgelerde bulunan kemiklerin çoðu, türlerini tanýmlamanýn epey karmaþýk olduðu ve  hepsi de birbirine çok benzeyen omurlardý. “

“Þayet türleri bilmiyorsak, yaþam alanlarýný da bilemeyiz. Endonezya’da 2.000’den fazla balýk türü var, bu nedenle karþýlaþtýrmalý  bir koleksiyonda hangi türlerin hangi kemiklere ait olduðunu bilmek için 2.000 balýk türüne ihtiyaç olacaktýr.”

“Her balýk omurgasýný bir türle eþleþtirmeye çalýþarak muhtemelen 5 ay harcadým ve sanýrým 9.000 kemikten 100’ünde bunu baþardým , bu yüzden baþka bir yöntem bulmam gerekiyordu.” diyor.

Dr Samper Carro, bunun yerine ,fiziksel nesnelerin boyutunda ve biçimindeki küçük farklýlýklara bakarak gerçekleþtirilen bir iþlem olan geometrik morfometriye dönüþ yaptý. 20.000’den fazla dijital görüntü kullanarak ve her bir kemiðe 31 nokta çizerek, her bir omurdaki muhtemel yaþam alanýný dijital olarak tespit edebildi.


Science Daily.  12 Kasým 2018.

Makale: Carro, S. C. S., Louys, J., & O’Connor, S. (2018). Shape does matter: A geometric morphometric approach to shape variation in Indo-Pacific fish vertebrae for habitat identification. Journal of Archaeological Science, 99, 124-134.

www.arkeofili.com

Bu yazý hakkýnda yorum bulunamamýþtýr. Ýlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazýya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayýr* Her defasýnda yeniden girmemeniz için