Blog

Eki13

İshak Paşa Sarayı UNESCO Dünya Mirası Yolunda: Alan Yönetimi Süreci Başladı

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesiİshak Paşa SarayıLale DevriKültürel MirasSürdürülebilir KorumaUNESCO Dünya Mirası



İshak Paşa Sarayı UNESCO Dünya Mirası Yolunda: Alan Yönetimi Süreci Başladı

Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde yer alan İshak Paşa Sarayı, Osmanlı’nın Lale Devri’nde, 18. yüzyılda inşa edilmiş çok katmanlı bir kültürel miras alanı olarak UNESCO’nun Dünya Miras Geçici Listesi’nde bulunuyor.

 

www.arkeolojikhaber.com

 

Osmanlı’nın Lale Devri’nde inşa edilen, doğu mimarisinin en görkemli örneklerinden İshak Paşa Sarayı’nın UNESCO Dünya Miras Listesi’ne girmesi için çalışmalar hız kazandı. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi bünyesinde yürütülen bilimsel proje kapsamında sarayın “alan yönetimi” ve “yönetim planı” hazırlanıyor. Proje tamamlandığında, ulusal ve uluslararası ölçekte sürdürülebilir koruma modeli oluşturulacak.

UNESCO Listesine Giden Sürecin İlk Adımı: Alan Yönetimi

Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde yer alan İshak Paşa Sarayı, Osmanlı’nın Lale Devri’nde, 18. yüzyılda inşa edilmiş çok katmanlı bir kültürel miras alanı olarak UNESCO’nun Dünya Miras Geçici Listesi’nde bulunuyor. Ancak sarayın kalıcı listeye dahil edilebilmesi için UNESCO’nun belirlediği “alan yönetimi” ve “yönetim planı” kriterlerinin yerine getirilmesi gerekiyor.

Bu kapsamda Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Şehnaz Eraslan Alıcıgüzel, iki asistanıyla birlikte üniversitenin Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) desteğiyle İshak Paşa Sarayı’nın yönetim planı taslağı üzerine bir proje yürütüyor.

Alıcıgüzel, UNESCO’nun kültürel miras alanlarının özgünlük ve bütünlük değerlerine sahip olmasının yanı sıra, sürdürülebilir yönetim mekanizmalarının oluşturulmasını zorunlu kıldığını belirtti. “Alan yönetimi, bir miras alanının uzun vadeli korunması ve paydaş kurumların ortak karar mekanizmalarıyla yönetilmesi açısından temel bir süreçtir,” dedi.


Doç. Dr. Şehnaz Eraslan Alıcıgüzel

Yönetim Planı: Koruma, Sürdürülebilirlik ve Katılım Odaklı Yaklaşım

İshak Paşa Sarayı, 2000 yılında geçici listeye alınmış olmasına rağmen bugüne dek resmi bir alan yönetim planına sahip değildi. UNESCO’nun 2005 yılından itibaren tüm aday alanlar için bu planı zorunlu kıldığını hatırlatan Alıcıgüzel, projenin bu eksikliği gidermeyi hedeflediğini vurguladı.

Projenin ilk aşamasında, saha gözlemleri, paydaş görüşmeleri ve SWOT analizi (güçlü, zayıf yönler, fırsatlar ve tehditler analizi) gerçekleştiriliyor. Bu analizlerin sonucunda yönetim planının ana hatları belirlenecek. Planın, hem alanın korunmasına hem de sürdürülebilir turizm stratejilerine yön vermesi bekleniyor.

Alıcıgüzel, “Yönetim planı yalnızca bir belge değil, aynı zamanda miras alanının nasıl korunacağını, hangi kurumların hangi görevleri üstleneceğini belirleyen bir yol haritasıdır. Proje tamamlandığında Kültür ve Turizm Bakanlığı, yerel yönetimler ve üniversitemiz arasında imzalanacak bir protokolle süreç resmileşecektir,” ifadelerini kullandı.

UNESCO kriterleri doğrultusunda bu planın hazırlanması, İshak Paşa Sarayı’nın kalıcı listeye dahil edilmesi için en önemli adım olarak değerlendiriliyor.


Eklektik Bir Miras: Osmanlı, Selçuklu ve İran Sanatının Buluşması
İshak Paşa Sarayı, yalnızca mimari ihtişamıyla değil, aynı zamanda eklektik üslubu ile de dikkat çekiyor. Doç. Dr. Alıcıgüzel, sarayın Osmanlı ve Selçuklu mimari tekniklerini, İran sanatı etkileriyle bir araya getirdiğini; barok ve rokoko tarzı bezeme kompozisyonlarıyla 18. yüzyıl estetik anlayışını yansıttığını belirtiyor.
“İshak Paşa Sarayı, bir arada bulunan mimari öğeleriyle doğu ve batı sanatının kesiştiği nadir yapılardan biridir. Bu çeşitlilik, UNESCO’nun kültürel miras değerlendirme kriterleri arasında yer alan ‘evrensel benzersizlik’ ilkesine tam anlamıyla uymaktadır,” diyen Alıcıgüzel, sarayın bu özellikleriyle dünya mirası listesine adaylık potansiyelinin yüksek olduğunu vurguladı.

Bununla birlikte, geçmiş yıllarda yapılan restorasyon çalışmalarının yapının özgünlüğünü kısmen etkilediğine dair eleştiriler bulunduğunu da belirtti. Ancak mevcut durumda sarayın özgün mimari dokusunun büyük ölçüde korunduğunu ifade etti.


UNESCO Adaylığında Yeni Dönem: İşbirliği ve Sürdürülebilir Koruma
Alıcıgüzel, sürecin yalnızca akademik bir proje değil, aynı zamanda kurumsal işbirliğini gerektiren çok boyutlu bir koruma modeli olduğunu dile getirdi. Bu bağlamda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ağrı Valiliği, Doğubayazıt Belediyesi ve üniversite arasında protokol imzalanması planlanıyor.

“Bir an önce bu sürecin başlatılması gerekiyor,” diyen Alıcıgüzel, “Alan yönetim planı hazırlandığında İshak Paşa Sarayı’nın hem yerel hem de uluslararası düzeyde tanınırlığı artacak, sürdürülebilir koruma modeliyle gelecek kuşaklara aktarılacaktır,” değerlendirmesinde bulundu.

UNESCO’nun kalıcı listesine girmek, yalnızca uluslararası prestij değil, aynı zamanda bölgenin kültürel turizm potansiyelini de güçlendirecek. Bu süreç, Doğu Anadolu’nun kültürel miras yönetimi açısından örnek teşkil edecek bir model oluşturabilir.

 

Abdullah Söylemez aa

 

 

 

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için