Ariadne’nin Theseus’a labirentte yol gösterip geri dönmesini saðlayacak hediyesi. Pelagio Palagi’nin 19. yüzyýl tablosu (Gallery of Modern Art, Bologna, Italy) C: DEA/ALBUM
Euripides’in MÖ 5. yüzyýl oyunu Giritliler’de olduðu gibi Minotaur’a yapýlan referanslar Yunan edebiyatýnda daha sonra tekrardan görülmeye baþlamýþtýr. Bu oyunun büyük bir kýsmý kayýp olsa da bazý parçalarý günümüze ulaþtý. Hikayede Minotaur’un doðumu üzerine yaþanan Pasiphae’nin deneyimleri ve Minos ile olan anlaþmazlýðý anlatýlýr.
Helen mit ve öykülerinin büyük çaplý derlemesi olan Bibliotheca ise Theseus ve Minotaur hikayelerini içeren baþka bir önemli kaynaktý. Yüzyýllardýr araþtýrmacýlar bu çalýþmayý MÖ 2. yüzyýla tarihlemiþti fakat daha sonraki araþtýrmalar MS 1. veya 2. yüzyýla ait olduðunu öne sürüyor. Kendisini Pseudo-Apollodorus olarak isimlendiren fakat gerçekte kim olduðu bilinmeyen bir yazar tarafýndan oluþturulan bu derleme yaratýlýþ mitleri, tanrýlarýn yükseliþi, ve ölümlü kahramanlarýn hikayelerini içeriyor. Minos, Pasiphae, Daedalus, Theseus ve Minotaur’un tüm hikayesi büyük bir detayla bu eserde anlatýlýyor
Girit (Minoan) Uygarlýðý
MÖ 5. ve 4. yüzyýllar Yunanlýlarý için Theseus, Atina’nýn ulusal bir kahramaný olarak anýlýr. Minotaur’un zihinlerdeki yeri ise Girit’in uzak geçmiþini anlamayý gerektirir. Girit MÖ yaklaþýk 3000 yýllarýnda Akdeniz’in ticaret gücü olmaya baþlamýþtý. MÖ 2. binyýlýn ortalarýndan itibaren ise Mýsýr, Suriye, Ege adalarý ve Yunan anakarasýný içeren geniþ çaplý bir ticaret aðýnýn merkezi haline geldi.
Giritliler Akdeniz’in ticaret yollarý boyunca yerleþimlerini kurdular ve kültürlerini de beraberinde getirdiler. Girit’in dili, sanatý ve tekstil ürünleri geniþ çapta yayýlmýþ ve kabul görmüþtü. Yunan adalarý üzerindeki Minos uygarlýðý stilindeki yerleþim yerleri þehir planlamasýnýn bile ihraç edildiðini açýða çýkarýyor. Atina’nýn yaklaþýk 120 km batýsýndaki Miken þehrinde ortaya çýkan Yunan kültürü, þimdi ise büyük bir hevesle hem Girit seramik stilini hem de Girit dilini özümsemiþti. 
MÖ 6. yüzyýl François Vazosundan Theseus sayesinde serbest kalan gençlerin Atina’da karaya çýkma sahnesi (Archaeological Museum, Florence) C: Scala, Florence
MÖ 1450’den sonra Miken Yunanlýlarýn doðu Akdeniz’de egemenlik kurmasýyla birlikte Girit gerilemeye baþladý. Araþtýrmacýlar tarafýndan Linear B olarak bilinen yazý dilleri, Minoslularýn dilinden uyarlandý ve þimdiki Yunancanýn erken bir formu olduðu biliniyor.
Kral Minos’un mirasý
1900’den 1903 yýlýna kadar Ýngiliz bir arkeolog olan Arthur Evans Miken Yunanlýlarýnýn, Girit tarafýndan yoðun bir þekilde etkilendiðine dair bir önseziyle adada kazý çalýþmalarý yaptý ve Knossos sit alanýnda bir kraliyet sarayý ve boðalarla baðlantýlý olan birçok eþya buldu. Zeus’un oðlu ve Minotaur’un üvey babasý büyük mitolojik Kral Minos’u onurlandýrmak amacýyla keþfettiði antik Giritli kültürünü “Minoan” (Girit/Minos uygarlýðý) olarak adlandýrdý. 
Arthur Evans’ýn 1900-1903 Knossos kazýsýndan sonra restore ettiði boyalý duvar kabartmasý. C: Meinrad Riedo/AGE FOTOSTOCK
Minos ismi ise tamamen uydurma bir icat gibi görünmüyor. Knossos’ta bulunan tabletler çözüldüðünde, araþtýrmacýlar “Minos” kelimesini bulduklarýna sevindiler. Tarihçiler Minos’un tek bir kralýn isminin olmadýðý fakat genel olarak kendilerinden daha üstün konumdaki kraliçelerin eþi olan krallara verilen bir unvan olduðuna inanýyorlar.
Tarihçiler Minos uygarlýðý gücünün ve kültürünün en yüksek noktasýna yaklaþýk MÖ Knossos’da dini ve idari amaçlarla kullanýlan birçok muhteþem yapý, masraflarý lüks ürün ticareti ile karþýlanan fresklerle dekore edilmiþti. Binalar boðalara olan saygýyý betimleyen canlý renklerle sahip eserleriyle kaplanmýþtý. MÖ 1700 ila 1400 arasýna tarihlenen freskler ve figürinler tauro-kathapsia denilen boðalarýn üstünden atlama ritüelini resmediyordu. Tahminen bu gelenek tanrýlara adaklarýn yapýldýðý kutsal seremonilerde gerçekleþiyordu. Birçok dinde doðurganlýðýn sembolü olan boðalar ayin esnasýnda bir kraliyet sembolü olan labrys yani çift taraflý bir balta ile öldürüldü.
Minotaur’un hapishanesi olan Labirent’in kökenleri ayný zamanda Minos uygarlýðýnýn maddi kültüründe derinden uzanýyor, fakat araþtýrmacýlar ilk ortaya çýkýþý hakkýnda farklý teorilere sahip. Girit herhangi bir labirente ait arkeolojik kalýntýlarýn bulunmamýþ olmasý sarayýn kendisiyle eþ anlamlý olan bir terim olabileceðini öne sürüyor. Labirent denilmesinin sebebi ise büyük karmaþýk yapýdaki odalarýndan geliyor olabilir.
Diðer bir teori ise mitolojik bir Labirent’in tasarýmýnýn bir dans pistinden geliyor olabileceði yönünde. Homeros’un Ýlyada’sýnda Labirent’in tasarýmcýsý olan dahi Daedalus tarafýndan tasarlanan bir zeminden ve bu zemin üzerinde Girit aristokratý bir gencin dans ettiðinden bahsedilir. Belki de bu mozaik zamanla þeytani bir labirente dönüþtü.
Mit ve gerçekler
MÖ 6. ve 5. yüzyýl Yunanlýlarýna göre Girit zamanýnda saygý, hayranlýk ve korku duyulan kadim bir gücün hatýrasý olarak kabul edilebilir. Klasik dönemde birçok macera sonrasý Atina’ya ihtiþam kazandýran prens Theseus halkýn yerel kahramanýydý ve þehrin bir simgesi olarak kabul gördü. 
Kurtarýlan genç bir Atinalýnýn, Theseus’a minnettarlýðýný gösterdiði Pompeii’den bir fresk (National Archaeological Museum, Naples) C: White Images/Scala, Florence
Ayný zamanda Atina’nýn ana düþmaný ise Perslilerdi. Pers donanmasýnýn MÖ 480 yýlýnda Salamis’te yenilmesi ise Atina’ya askeri ve ticari anlamda güç kazandýran bir dönemin baþlangýcý oldu. Çanak çömlek üzerindeki görülen Theseus ve Minotaur betimlemelerinde önemli ölçüde bir artýþ bu dönemde yaþandý.
Bazý araþtýrmacýlar ise sanatçýlarýn, Minotaur’u yabancý düþmanlarýn bir sembolü olarak kullandýklarýna inanýyorlar: Persliler o zamanýn nasýl düþmanýysa, Girit de eski dünyada ayný konumdaydý. Theseus ise memleketini Girit’in egemenliðinden kurtarmak adýna bu canavarý zapt ettiði için Atina’nýn ihtiþamýný simgeler.
National Geographic. 1 Ekim 2019.
www.arkeofili.com
Bu yazý hakkýnda yorum bulunamamýþtýr. Ýlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >