Blog
Türkiye'de 3.500 Yıllık Bilinmeyen Hitit Prensine Ait Çivi Yazılı Tabletler ve Mührü Bulundu
Tabletler, kalın bir yanmış malzeme tabakasının içinde bulundu ve bu da şehrin büyük bir yangın sonucu yok olmuş olabileceğini gösteriyor.
www.arkeonews.com
Güney Türkiye'nin kadim kalbinde, tarih bir kez daha kilden konuştu. Antik çağda Alalah olarak bilinen Aççana Höyük’te kazı yapan arkeologlar, çarpıcı bir keşif ortaya çıkardı: Akadca yazılmış 3.500 yıllık çivi yazısı tabletler ve kimliği belirsiz bir Hitit prensine ait mühür baskıları. Bir idari kompleksin kömürleşmiş kalıntıları arasında bulunan bu eserler, iki büyük medeniyet olan Mitanni Krallığı ve Hitit Krallığı arasında bir köprü kurarak, Geç Tunç Çağı'nın siyasi, ekonomik ve manevi dünyasına yeni bakış açıları sunuyor.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Arkeoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Murat Akar liderliğinde yürütülen "Geleceğe Miras" Projesi kapsamındaki keşif, MÖ 1500-1400 civarına denk gelen Geç Tunç Çağı'nın siyasi, idari ve sanatsal yaşamına yeni ışık tutuyor.
Alalah'ın Bürokratik Kalbini Açığa Çıkaran Yanmış Bir Arşiv
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, keşfin "Geleceğe Miras" projesi kapsamında yürütülen kazı çalışmaları sırasında yapıldığını açıkladı.
Tabletler, kalın bir yanmış malzeme tabakasının içinde bulundu ve bu da şehrin büyük bir yangın sonucu yok olmuş olabileceğini gösteriyor. Yıkıma rağmen tabletler iyi korunmuş durumdaydı ve araştırmacıların, Geç Tunç Çağı'nın süper güçlerinden biri olan Mitanni İmparatorluğu'nun etkisi altında faaliyet gösteren yerel bir krallık olan İdrimi Hanedanlığı'nın yönetimi ve ticareti hakkında ayrıntıları çözmelerine olanak sağladı.
Bu tabletler, mobilya siparişlerini, personel listelerini ve ayrıntılı gıda ve hammadde dağıtımlarını kaydederek, Mitanni Krallığı otoritesi altında faaliyet gösteren iyi yapılandırılmış bir bürokrasinin varlığını göstermektedir. Akadca yazılmış belgeler, karmaşık bir bölgesel yönetim sisteminin varlığını göstermekte ve Mitanni dönemindeki ekonomik yönetim ve şehirlerarası ticaret hakkında değerli bilgiler sunmaktadır.
Kaynak: Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı
Bilinmeyen Bir Hitit Prensi
Arşivin kendisinden bile daha çarpıcı olanı, alanın üst Hitit katmanlarında yapılan keşiftir: kimliği bilinmeyen bir Hitit prensine ait bir dizi mühür baskısı. İdari sistemin bir parçası olan bu mühürler, dönemin yönetim ve bürokratik uygulamaları hakkında değerli bilgiler sunmaktadır.
Bir zamanlar resmi belgeleri doğrulamak için kullanılan silindir mühürler, Fırtına Tanrısı'nın kanatlı yaratıklarla savaştığı tasvirler de dahil olmak üzere ayrıntılı sahneler içeriyor. Bu motif, Hitit ve Kuzey Suriye dini sembolizminde zengin bir yer tutuyor. Bu bulgular, Mitanni ve Hitit etkisi arasındaki geçiş döneminde bölgedeki yönetim, siyaset ve dinin karmaşık etkileşimini gözler önüne seriyor.
Mitanni ve Hitit Dünyaları Arasında Köprü Kurmak
Antik Alalah ile özdeşleşen Aççana Höyük, Anadolu, Mezopotamya ve Levant'ı birbirine bağlayan önemli bir kültürel ve politik köprüydü . Bölgedeki Mitanni ve Hitit katmanlarının bir arada bulunması, bölgenin stratejik önemini ve ardışık imparatorluklar boyunca geçirdiği dönüşümü göstermektedir.
Yeni bulunan tabletler ve mühürler, bölgenin Mitanni etkisinden Hitit imparatorluk sisteminin bir parçası haline nasıl geçtiğini ortaya koyuyor. Bulgular, Geç Tunç Çağı'nın bu iki büyük gücü arasında idari ve sanatsal uygulamaların kademeli ama somut bir şekilde bütünleştiğini gösteriyor.
Bilinmeyen bir Hitit prensine ait mühür baskıları. Kaynak: Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı
Gelecek İçin Bir Miras
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, keşfi "atalarımızdan geleceğe bir armağan" olarak nitelendirerek, hem Türk arkeolojisi hem de dünya mirası açısından önemini vurguladı. Buluntuların konservasyon ve dijital belgeleme çalışmalarının ardından, ileride Hatay Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmesi planlanıyor.
Kazılar devam ettikçe Aççana Höyük, unutulmuş kralların, gizli arşivlerin ve şimdi de tarihin derinliklerinden bilinmeyen bir Hitit prensinin ortaya çıktığı Geç Tunç Çağı'nın karmaşık siyasi manzarasını anlamak için bir anahtar olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı
Oğuz Büyükyildirim tarafından19 Ekim 2025
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >