Blog

Ağu27


Ulucak Höyüğü'nde 8 Bin Yıllık Tilki Postlu Erkek Figürü Bulundu

İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde bulunan Ulucak Höyüğü, yaklaşık 8 bin 850 yıllık geçmişiyle Batı Anadolu’nun en eski yerleşimlerinden biri olarak arkeoloji literatüründe önemli bir konuma sahiptir.

 

www.arkeolojikhaber.com

 

İzmir’in Kemalpaşa ilçesindeki Ulucak Höyüğü’nde, Neolitik döneme tarihlenen ve yaklaşık 8 bin yıllık olduğu değerlendirilen tilki postlu bir erkek figürü gün yüzüne çıkarıldı. 9 santimetre boyutunda, kilden yapılmış figür, üslubu ve kostüm detaylarıyla bölgedeki diğer örneklerden farklılık gösteriyor. Başında törensel şapkayı andıran kıyafet unsuru, figürün ritüel veya sosyal bir bağlamda kullanılmış olabileceğine işaret ediyor.

İzmir’in İlk Yerleşiminde Dikkat Çeken Buluntu
İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde bulunan Ulucak Höyüğü, yaklaşık 8 bin 850 yıllık geçmişiyle Batı Anadolu’nun en eski yerleşimlerinden biri olarak arkeoloji literatüründe önemli bir konuma sahiptir. Höyükte 1995 yılında başlayan kazılar, 2009 yılından itibaren Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Çevik başkanlığında yürütülmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kemalpaşa Belediyesi ve Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi’nin desteğiyle devam eden çalışmalar, bölgedeki Neolitik yaşamın ayrıntılarını aydınlatmayı hedeflemektedir.

Bu yıl gerçekleştirilen kazı sezonunda, höyüğün Neolitik tabakalarında oldukça dikkat çekici bir buluntu ortaya çıkarıldı: Yaklaşık 9 santimetre boyunda, kilden yapılmış ve üzerinde tilki postu tasviri bulunan bir erkek figürü. İlk incelemelere göre figür, yaklaşık 8 bin yıl öncesine tarihlenmektedir.

Figürün Sembolizmi ve Arkeolojik Önemi
Kazı Başkanı Prof. Dr. Özlem Çevik, söz konusu figürün Ulucak Höyüğü’nde bugüne kadar ele geçirilen örneklerden farklı özellikler taşıdığını vurguladı. Çevik, figürün üzerindeki kostüm detaylarının özellikle dikkat çekici olduğunu belirterek, “Başında törensel şapkayı andıran bir başlık bulunuyor. Ayrıca figür, üzerinde tilki postu tasviriyle diğer örneklerden ayrılıyor” ifadelerini kullandı.

Neolitik dönem toplumlarında figürinler genellikle doğurganlık, bereket veya ritüel pratiklerle ilişkilendirilmektedir. Ancak Ulucak’ta bulunan bu yeni örnek, yalnızca bir dini objeden çok daha fazlasını temsil ediyor olabilir. Başlık ve kostüm detayları, figürün sosyal hiyerarşi veya törensel rollerle ilişkili bir bireyi tasvir ettiğini düşündürmektedir. Bu bulgu, Neolitik toplumlarda ritüel kimlikler ve statü göstergelerine dair yeni sorular ortaya koymaktadır.
Ulucak Höyüğü’nün bilimsel önemi yalnızca tekil buluntularla sınırlı değildir. Kazılar, Batı Anadolu’da çiftçi köy yerleşimlerinin nasıl geliştiğini anlamamız açısından kritik veriler sağlamaktadır. Çevik, höyüğün yerleşim tarihine ilişkin şu bilgileri aktardı: “Ulucak Höyüğü, çiftçi köy yerleşimi olarak yaklaşık 8 bin 500 yıl öncesine tarihleniyordu. Ancak son yıllardaki çalışmalarla bu tarih 350 yıl daha geriye çekildi. Bu durum, bölgenin Anadolu’daki Neolitikleşme sürecinde oynadığı rolü yeniden değerlendirmemizi sağlıyor.”

Bulunan figür, Ege bölgesinde ve Anadolu genelinde Neolitik dönem sanat anlayışına dair yeni perspektifler kazandırmaktadır. Hem üslubu hem de ikonografik detaylarıyla dikkat çeken bu buluntu, Anadolu arkeolojisi açısından özgün bir örnek teşkil etmektedir. Önümüzdeki dönemlerde yapılacak detaylı analizler, figürün işlevi ve kullanım bağlamı hakkında daha fazla bilgi sağlayacaktır.
 

AA Hüseyin Bağış

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için