Blog

Eyl5

Venedik’teki Ünlü Aslan Heykeli Çin’in Tang Hanedanı’na Ait Çıktı

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Çinİpek YoluMarco PoloOrta ÇağPiazza San MarcoTangVendik



Venedik’teki Ünlü Aslan Heykeli Çin’in Tang Hanedanı’na Ait Çıktı

Araştırmaya göre heykel, 1.000 yılı aşkın bir süre önce Çin’de bir mezar koruyucusu olarak yapılmıştı ve 13. yüzyılda Marco Polo’nun babası tarafından İpek Yolu üzerinden İtalya’ya getirilmiş olabilir.

 

www.arkeofili.com

 

Venedik’in ünlü kanatlı aslan heykelinde bulunan eser miktardaki kurşun üzerine yapılan yeni analiz, metalin Çin kökenli olduğunu gösterdi.

Venedik’in simgesel aslan heykelinin kökeni uzun zamandır belirsiz, ancak yeni bir araştırma, heykelin yapımında kullanılan bakırın Çin’den geldiğini ortaya koydu. C: Wikimedia Commons

Venedik’in ünlü kanatlı aslan heykelinde bulunan eser miktardaki kurşun üzerine yapılan yeni bir araştırma, metalin Çin kökenli olduğunu ortaya koydu — ve heykelin Marco Polo’nun ailesi tarafından getirilmiş olabileceği öne sürüldü.

Venedik’teki Piazza San Marco’nun merkezinde uzun süredir yer alan bronz kanatlı aslan heykelinin uzak bir diyara ait olduğu ortaya çıktı. Araştırmaya göre heykel, 1.000 yılı aşkın bir süre önce Çin’de bir mezar koruyucusu olarak yapılmıştı ve 13. yüzyılda Marco Polo’nun babası tarafından İpek Yolu üzerinden İtalya’ya getirilmiş olabilir.

“Venedik gizemlerle dolu bir şehir, ama artık bunlardan biri çözüldü: Aziz Markos’un ‘Aslanı’ Çin kökenli ve İpek Yolu’nda yürüdü” diyor çalışmanın ortak yazarı arkeolog Massimo Vidale.

Antiquity dergisinde yayımlanan çalışmada Vidale ve ekibi, heykelin yapımında kullanılan bronzun kaynağını belirledi. Heykel 1260’ların başında Venedik’in resmi sembolü haline gelmişti, fakat kesin kökeni belirsizdi.

Araştırmacılar, aslandaki kurşun izotop oranlarını dünya çapındaki referans veritabanlarıyla karşılaştırarak bronzun kökenini bugünkü Çin’de, Aşağı Chang (Yangtze) Nehri bölgesine kadar daralttı. Doğu Çin’in bu bölgesinde demir, bakır, çinko ve altın dahil olmak üzere önemli maden yatakları bulunuyor.

Bu madenler başka eserlerde de kullanılmıştı; örneğin, başka bir araştırma grubu tarafından yapılan bir çalışmada, Shang Hanedanı’na (MÖ 1600–1050) ait bir eserin, Venedik aslanıyla aynı kurşun izotop izine sahip olduğu gösterilmişti.

Bronzun Çin kökenli olduğunun anlaşılması, Venedik aslanındaki bazı tuhaf üslup farklılıklarını açıklayabilir. Heykel, Avrupa’da 11. ile 14. yüzyıllar arasında yapılan Orta Çağ aslanlarına benzemiyor.

Buna karşılık, heykel Tang Hanedanı’na (MS 618–907) ait Çin sanatına — özellikle “zhènmùshòu” (mezar koruyucuları) heykellerine — bazı açılardan benziyor. Bu anıtsal heykeller genellikle aslan benzeri burun ve yelelere sahip, kulakları sivri, boynuzlu ve kanatlı melez yaratıkları tasvir ediyordu. Venedik aslanı da bu özelliklerden birçoğunu taşıyor; ayrıca bir ya da iki boynuzun sökülmüş olabileceğini düşündüren metal “izler” de var.

Araştırmacılara göre bu durumun olası açıklamalarından biri, Marco Polo’nun babası Niccolò ve amcası Maffeo Polo olabilir. 13. yüzyılda Polo kardeşler İpek Yolu’nu takip ederek ticaret merkezleri kurmuş, bugünkü Pekin’e ulaşmış ve Kubilay Han’ın sarayında dört yıl geçirmişlerdi. Belki de Polo kardeşler burada, kendi aslan anlayışlarına uyan bir “mezar koruyucusu” heykeliyle karşılaştılar.

13. yüzyılda Venedik Cumhuriyeti doğudaki ticaret yollarını kontrol ediyordu. Cumhuriyetin sembolü, pençelerinin altında Aziz Markos’un İncil’iyle suyun üzerinde duran kanatlı bir aslandı. Bu tasvir — Cumhuriyet bayrağında da yer alıyordu — Venedik’in denizler üzerindeki hâkimiyetini simgeliyordu.

“Venedik Cumhuriyeti’nin yeni güçlü sembolünü yaygınlaştırma çabasında, Polo kardeşler heykeli yeniden uyarlama fikrine kapılmış olabilirler; uzaktan bakıldığında ikna edici görünen bir Kanatlı Aslan’a dönüştürmüş olabilirler” diye yazıyor araştırmacılar. Tüccar kardeşler heykeli parçalara ayırarak Venedik’e göndermiş, yerel bir ustaya da Aziz Markos’la özdeşleşen bugünkü sembol haline getirmesi için güvenmiş olabilir.

“Elbette bu sadece, tarihsel ve arkeometalürjik verilerin kesişimine dayanan olası bir senaryo” diye ekliyor araştırmacılar. “Artık söz tarihçilere düşüyor.”


Live Science. 4 Eylül 2025.

Makale: Artioli, G., Ciarla, R., Angelini, I., Cantone, V., Gnutti, A., & Vidale, M. (2025). 

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için