Blog

Eyl8

‘Büyük Korku’ Döneminde Yanlış Bilgiler Virüs gibi Yayılmış

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Büyük KorkuFransaİsyanPanikViraliteVirüs



‘Büyük Korku’ Döneminde Yanlış Bilgiler Virüs gibi Yayılmış

Gerçekte hiçbir temele dayanmayan bu komplo, köylüler ile aristokrasi arasındaki huzursuzluklarla dolu bir döneme denk geldi ve Fransız Devrimi’nde feodalizmin çöküşüne giden yolda önemli bir rol oynadı.

 

www.arkeofili.com

 

Fransa’da 1789 yılındaki ‘Büyük Korku’nun haritalanması, yanlış bilgilerin nasıl virüs gibi yayıldığını ortaya koyuyor.

Jules Benoit-Levy’nin Bir Resminde General Moulin’in Ölümü (1900). C: Wikimedia Commons

İnternet ve sosyal medyanın yükselişiyle birlikte toplum, fikirlerin ve bilgilerin (ya da yanlış bilgilerin) hızla yayılmasını ifade eden “viralite” kavramına aşina oldu. Yakın dönemde yaşanan COVID-19 pandemisi de virüslerin ne kadar hızlı yayıldığını ve toplum üzerindeki etkilerini modern dünyaya bir kez daha hatırlattı.
Görünüşe göre, bilgilerin virüs gibi yayılması yalnızca uygun bir metafor değil; bilgi yayılımı tıpkı gerçek bir virüs gibi bilimsel olarak da modellenebiliyor.

Tarihsel açıdan yanlış bilginin en bilinen “viral salgınlarından” biri 1789’daki “Büyük Korku”. Sadece birkaç hafta içinde —20 Temmuz 1789 ile 6 Ağustos 1789 arasında— aristokrasinin köylüleri aç bırakmayı planladığına dair söylentiler tüm Fransa’ya yayıldı; panik, huzursuzluk ve isyanlara yol açtı.

Gerçekte hiçbir temele dayanmayan bu komplo, köylüler ile aristokrasi arasındaki huzursuzluklarla dolu bir döneme denk geldi ve Fransız Devrimi’nde feodalizmin çöküşüne giden yolda önemli bir rol oynadı.

Büyük Korku’nun nasıl bu kadar hızlı yayıldığı uzun süredir tartışma ve kafa karışıklığı yaratıyordu. Ancak Nature dergisinde yayımlanan yeni bir çalışmada araştırmacılar, bu gizemi çözmek için farklı bir yaklaşım benimsedi: 1789’daki söylenti yayılımını, virüslerin bulaşma sürecini incelemek için kullanılan epidemiyolojik yöntemlerle modellediler.

Araştırma ekibi, Georges Lefebvre’in ayrıntılı tarihsel belgelerinden yararlanarak söylentilerin yayıldığı yerleri ve zamanları dijital ortama aktardı. Ardından, epidemiyolojik modeller kullanarak söylentilerin yayılımını analiz ettiler ve temel üreme sayısı (bir enfekte kişinin tüm nüfusun duyarlı olduğu varsayımıyla kaç kişiye bulaştırabileceği) gibi kilit parametreleri hesapladılar.

Sonuçlar, Büyük Korku’nun yayılımının gerçekten de bulaşıcı hastalık kalıplarına çok benzediğini gösterdi. Araştırmacılar, söylentilerin 1,5’lik bir temel üreme sayısıyla yayıldığını ve 30 Temmuz’da zirveye ulaştığını, ardından hızla azaldığını ortaya koydu.


Büyük Korkunun yayılması demografik ve sosyoekonomik koşullara bağlıydı. C: Zapperi, S., Varlet-Bertrand, C., Bastidon, C. et al. 2025.

En yüksek yayılımın görüldüğü bölgelerle bağlantılı bir dizi “risk faktörü” de belirlendi: daha kalabalık, daha okuryazar, daha varlıklı kasabalar; toprak mülkiyetinin daha yoğun olduğu ve buğday fiyatlarının daha yüksek seyrettiği bölgeler. Yayılım genellikle ana yollar ve posta güzergâhları boyunca gerçekleşti ve “bulaşma dalgaları” halinde yayıldı.

Araştırmacılar, söylentilerin ve hastalıkların yoğun nüfuslu bölgelerde benzer biçimde yayıldığını vurgulayarak şöyle diyor: “Bu, bulaşıcı hastalıkların genel bir özelliğidir; büyük nüfusa sahip, iyi bağlantılı merkezler muhtemelen bulaşmanın merkezi hâline gelir.”

Bu olayın duygusal bir patlama mı yoksa siyasi güdümlü bir süreç mi olduğu tartışmasına değinen yazarlar, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Bu tablo, Büyük Korku’yu yerel feodal hukuk bağlamında rasyonel davranışlara dayalı, siyasi yönlendirmeli bir olay olarak yorumlamakla tutarlı; duygusal bir taşkınlık fikrine ise ters düşüyor.”

Çalışmada kullanılan haritalama, eksik tarihsel kayıtlar nedeniyle muhtemelen eksik olsa da, söylentilerin ve yanlış bilgilerin toplumsal ve siyasi değişimi nasıl tetikleyebileceğini anlamak için önemli bir çerçeve sunuyor.

Bu yaklaşım, tarihsel söylenti ve isyan olaylarına ya da günümüzün dijital yayılım yöntemlerine uyarlanarak modern olaylara da uygulanabilir.


Makale: Zapperi, S., Varlet-Bertrand, C., Bastidon, C. et al. (2025).  Nature.

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için