Blog
Amastris Antik Kenti Ören Yeri Olma Yolunda
Roma İmparatorluk Dönemi’ne, milattan sonra 2. yüzyıl ortalarına tarihlenen yapı, Korint düzeninde inşa edilmiş portiko niteliğiyle öne çıkıyor.
www.arkeolojikhaber.com
Bartın’ın Amasra ilçesinde yer alan Amastris Antik Kenti’nde ortaya çıkarılan Roma dönemine ait anıtsal stoa yapısı, kentin kamusal mimarisine ve Karadeniz’deki antik kent dokusuna ışık tutuyor. “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yürütülen kazı ve anastylosis çalışmalarıyla ayağa kaldırılan yapı, Amastris’in ören yeri statüsü kazanmasına yönelik süreci hızlandırırken, bölgenin kültür turizmi potansiyelini de güçlendiriyor.
Amastris Antik Kenti’nde Anıtsal Stoa Yapısının Ortaya Çıkışı
Bartın’ın Amasra ilçesinde yer alan ve Antik Çağ’da Karadeniz’in önemli liman kentlerinden biri olan Amastris Antik Kenti’nde yürütülen arkeolojik çalışmalar, Roma dönemine ait görkemli bir stoa (sütunlu galeri) yapısını gün yüzüne çıkardı. Kültür ve Turizm Bakanlığının “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında sürdürülen çalışmalar, doğal afetler sonucu yıkıldığı belirlenen ve mermer sütunlarıyla dikkat çeken bu yapının, antik kentin kamusal alan organizasyonu hakkında önemli veriler sunduğunu ortaya koyuyor.
Bartın Üniversitesi Arkeoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam başkanlığında yürütülen kazılar, yaklaşık 2 bin 850 metrekarelik bir alanda gerçekleştiriliyor. Roma İmparatorluk Dönemi’ne, milattan sonra 2. yüzyıl ortalarına tarihlenen yapı, Korint düzeninde inşa edilmiş portiko niteliğiyle öne çıkıyor. Boyu 9 metreyi bulan mermer sütunlar, hem ölçüleri hem de mimari bezemeleriyle yapının anıtsallığını gözler önüne seriyor. Bu özellikleriyle stoa, Karadeniz Bölgesi’nde bugüne kadar ortaya çıkarılan en kapsamlı örneklerden biri olarak değerlendiriliyor.
Kazı ve restorasyon çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izniyle ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının destekleriyle yürütülüyor. BARÜ’nün yanı sıra farklı üniversitelerden akademisyenler ve öğrenciler, disiplinler arası bir yaklaşımla projeye katkı sunuyor.
Anastylosis Uygulamaları ve Ören Yeri Hedefi
Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam, bölgede ilk olarak 2017 yılında okul inşaatı sırasında tarihi kalıntılara rastlandığını, alanın koruma altına alınmasının ardından 2022’de kurtarma kazılarının başlatıldığını ifade ediyor. Kazı sürecinde ortaya çıkarılan stoa yapısının, anastylosis yöntemiyle, yani özgün mimari elemanların birebir kullanılması esasına dayalı olarak ayağa kaldırıldığı belirtiliyor.
Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam
Geçtiğimiz yıl üç sütunun restore edilerek yerine yerleştirildiğini aktaran Çam, bu yıl ise dört sütunun daha ayağa kaldırıldığını; mimari bloklar, tavan kasetleri ve diğer yapı elemanlarının da sergileme alanında ziyaretçilere sunulduğunu belirtiyor. Ayrıca stoa yapısının batı yönünde daha önce tespit edilen ikinci bir stoa alanının da kazılarla açığa çıkarılması planlanıyor. Bu alanın kısmen ziyarete açılması, ardından diğer yönlerdeki yapıların da ortaya çıkarılmasıyla antik kentin bütüncül bir kamusal alan olarak algılanması hedefleniyor.
Elde edilen veriler, stoa yapılarının konumları ve mimari düzenlemeleri sayesinde alanın bir agora, yani antik kentin ticari ve sosyal merkezi olduğunu ortaya koyuyor. Bu durum, Amastris’in yalnızca bir liman kenti değil, aynı zamanda bölgesel ölçekte önemli bir kamusal merkez olduğunu gösteriyor. Prof. Dr. Çam, asıl hedeflerinin Amastris Antik Kenti’nin resmi olarak ören yeri statüsü kazanması olduğunu vurguluyor. Kruvaziyer turizminin son yıllarda geliştiği Amasra’da, antik kentin merkezde yer alması ve hızla ayağa kaldırılması, kültür turizmine doğrudan katkı sunacak bir unsur olarak değerlendiriliyor.
Alanın önceki kazı sezonlarında Büyük İskender başı, Nymphe ve Lares heykelleri, amuletler, sikkeler ve yazıt parçalarının bulunmuş olması da Amastris’in zengin arkeolojik potansiyelini destekleyen önemli bulgular arasında yer alıyor. Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya ise, üniversite–kamu işbirliğiyle yürütülen bu çalışmaların Amastris’in binlerce yıllık geçmişini aydınlatmaya devam edeceğini belirtiyor.
Selim Bostancı aa
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >