Arþiv

Çocuk Kitaplarýmýz

Sare

Strabon

Blog

Ara19

Dünya’da Hiç Göç Etmeyen Birileri Var mý?

 |  Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik DNABostwanaGenetikGöçKhoe-San

Dünya’da Hiç Göç Etmeyen Birileri Var mý?

Ýnsanlar için nereden geldikleri her zaman merak konusu olmuþtur. Her kültürde, dinde, etnik kökende ve millette baþlangýç hikâyelerine rastlanýr ve bu hikâyelerin oldukça önemli bir yer vardýr. Bu hikâyeler, insanlara nereden geldiklerini, nasýl yerleþtiklerini ve birbirlerine nasýl uyum saðladýklarýný anlatýr.   

Khoe-san halkýndan biri ve çocuðu.

Bu hikayelerden biri de elbette insan genlerinin hikayesidir ve insan DNA’sýna sahip herkesin paylaþtýðý bir hikayedir.

Bilim insanlarý daha fazla antik insan DNA’sý buldukça, daha fazla modern DNA örneði aldýkça ve bu genetik materyalleri analiz etmek için yeni yöntemler geliþtirdikçe, ilk insanlarýn dünyanýn hemen hemen her metrekaresine yerleþerek, her yerini nasýl karýþ karýþ gezdiðine dair oldukça fazla bilgi orta çýkartýyor. 

Peki, neredeyse aralýksýz devam eden göçten binlerce yýl sonra, Homo sapienslerin evrildiði noktadan hiç ayrýlmamýþ olan birileri var mý? Bir baþka deyiþle, yeryüzünde göçmen olmayan herhangi biri var mý?

Teksas Baylor Üniversitesi’nde antropoloji bölümünde insan genetiði alanýnda uzmanlaþan Austin Reynolds bilimsel açýdan bakarak, hiç göç etmeyen tek insanlarýn sadece Güney Afrika’daki Khoe-San dilini konuþan bazý gruplar olabileceðini düþünüyor. 

Rynolds, Khoe-San’ýn (Koy-Savn þeklinde okunuyor), Güney Afrika dillerine özgü þaklama sesi çýkaran benzer dillerin konuþulduðu Botswana, Nambiya, Angola ve Güney Afrika bölgelerindeki belirli Afrika topluluklarýný ifade etmek için kullanýlan bir terim olduðundan bahsediyor.

Reynols’a göre Khoe-San topluluklarýnýn, ilk insanlarýn hiç göçmemiþ torunlarý olabileceklerini gösteren iki faktör var: Ýlk insanlarýn ilk kez görüldüðü yerde yaþýyorlar ve oldukça fazla genetik çeþitlilikleri var. Fazla miktarda genetik çeþitliliðin olmasýnýn neden orijinal atalarýn göstergesi olduðunu açýklamak için Reynolds bir kâse bonibondan yardým alýyor. Buna göre kâseden alýnan bir avuç bonibonun (orijinal insan nüfusundan kopan bir kesim insanýn) içinde birkaç farklý renk olabilir, ancak asýl kâsede bonibonlarýn bütün renklerini bulabilirsiniz. 

Khoe-San topluluklarýnýn meþhur “insanlýðýn beþiði” sözüne olan yakýnlýðý ve genetik çeþitliliðine raðmen onlarý genetik olarak asýl yerliler þeklinde tanýmlamamýz biraz yavan kalýyor. 

Ýlk olarak, araþtýrmacýlar Güney Afrika’nýn insanlýðýn beþiði olduðunu kesin olarak bilmiyorlar. Bazý bilim insanlarý insanlarýn ilk olarak Doðu Afrika’da ortaya çýktýðýný düþünüyor ve her iki bölgede de Homo sapiensleri sahneye çýktýðý ilk yer olduklarýna dair tam bir kanýya varabilecekleri kadar arkeolojik kanýt henüz toplayamadýlar.

Almanya Liepzig’de bulunan Evrimsel Antropoloji için Max Planck Enstitüsü’nde moleküler genetikçi olarak çalýþan Mark Stoneking’e göre insanlarýn ilk olarak Batý Afrika’da ortaya çýkmýþ olma ihtimali dahi var. Fosil kalýntýlarýnýn korunmasý çevreden çevreye deðiþkenlik gösteriyor, bu yüzden sadece insan kalýntýlarýnýn bazý bölgelerde bulunmasý ya da bulunamamasý insanlarýn uzun zaman önce orada yaþadýðý anlamýna gelmiyor. 

Stoneking, yeryüzünde göçmen olmayan bir ýrkýn olabileceðine en azýndan bilimsel olarak ihtimal vermiyor. 

“Ýnsanlar, en baþýndan beri sürekli hareket halindeler” diyor. Asya Kýtasý boyunca yaþayan halklar üzerine yaptýðý son genetik araþtýrmasý, herkesin herkeste bir izi olduðunu gösteriyor. Stoneking’e göre “Bütün insanlýk, her zaman birbirleriyle iletiþim halinde” genlerinde, kültürlerinde ve dillerinde beliren kanýtlarla Khoe-Sanlar da buna dâhil. 

Stoneking, ilk insanlarýn 100.000 yýldan fazla bir zaman önce yoðunluklu olarak Afrika’nýn çevresinde yer deðiþtirdiðini, muhtemelen Afrika’nýn doðusundan Orta Doðu’ya göç ettiklerini söylüyor. Çok zaman geçmeden, insanlarýn Hint kýyýlarý boyunca güneydoðu tarafýna doðru gitmiþ olmalarý muhtemel. Onlarca binlerce yýl boyunca bu ilk macera severleri takiben birçok göç dalgasý yaþandý. Stoneking’in söylediðine göre yol boyunca, hatýrý sayýlýr bir sayýda DNA deðiþimi yaþandý. Kendisi hareket ve karýþým dediðimiz iki öðeyi, insan türlerinin karakteristik bir tanýmlamasý olarak görüyor. 

Stoneking, “Ýnsanlarýn sevdiði iki þey vardýr; bunlar göç etmek ve seks yapmaktýr.” diyor. Öyle görünüyor ki bu durum fi tarihinden beri böyle devam ediyor. 

 

www.arkeofili.com

Bu yazý hakkýnda yorum bulunamamýþtýr. Ýlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazýya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayýr* Her defasýnda yeniden girmemeniz için