Blog
Gümüşhane Krom Vadisi’nde Tarihi Kiliselerin Deprem Direnci Araştırılıyor

Proje ekibi, insansız hava araçlarıyla (dron) elde edilen yüksek çözünürlüklü görüntüleri 3 boyutlu modellere dönüştürerek, kiliselerin bugüne kadar geçirdikleri yapısal değişimleri analiz ediyor.
www.arkeolojikhaber.com
Gümüşhane Üniversitesi akademisyenleri, Türk ve Rum kültürlerinin izlerini taşıyan Krom Vadisi’ndeki 40 tarihi kilisenin depremler karşısındaki dayanıklılığını yapay zekâ destekli 3 boyutlu modelleme yöntemleriyle inceliyor. 2026’da tamamlanması planlanan çalışma, hem bölgedeki kültürel mirasın korunmasına hem de arkeolojik yapıların doğal afetlere karşı nasıl konumlandığını anlamaya ışık tutacak.
Depremlerle Şekillenen Miras: Krom Vadisi’nin Sessiz Tanıkları
Gümüşhane’nin Yağlıdere köyü sınırlarında yer alan Krom Vadisi, tarih boyunca Türk ve Rum topluluklarının birlikte yaşadığı çok kültürlü bir bölge olarak öne çıkıyor. Vadide yer alan ve 19. yüzyıla kadar aktif kullanımda olduğu bilinen 40 civarındaki kilise, günümüzde hem mimari özellikleri hem de tarihi kimliğiyle dikkat çekiyor.
2009 yılında arkeolojik sit alanı ilan edilen bölge, son yıllarda bilim insanlarının gözünde yeniden canlanıyor.
Gümüşhane Üniversitesi’nden bir grup akademisyen, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerinin ardından bölgedeki kiliselerin tarihi süreçte depremlerden nasıl etkilendiklerini araştırmak üzere kapsamlı bir proje başlattı. “Değiştirilmiş Ağırlıklı Diferansiyel Evrim Kullanarak Tarihi Yapıların Görünürlüğünün Optimize Edilmesi: Gümüşhane” başlıklı bu çalışma, arkeoloji, harita mühendisliği, inşaat mühendisliği ve maden mühendisliği alanlarındaki uzmanlıkları bir araya getiriyor.
Proje ekibi, insansız hava araçlarıyla (dron) elde edilen yüksek çözünürlüklü görüntüleri 3 boyutlu modellere dönüştürerek, kiliselerin bugüne kadar geçirdikleri yapısal değişimleri analiz ediyor. Elde edilen veriler, hem depremsel etkilenme oranlarını hem de doğal afetlere karşı konum avantajlarını ortaya koymayı hedefliyor.
Doç. Dr. Mehmet Akif Günen
Yapay Zekâ ile Görünürlük ve Deprem Analizi
Projenin yürütücülerinden Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Akif Günen, Krom Vadisi’nde 40 kilisenin yerden ve havadan çekilen görüntülerini analiz ettiklerini belirterek, bu verilerden 3 boyutlu dijital modeller oluşturduklarını söyledi. Günen, “Yapay zekâ tabanlı görünürlük analizleri sayesinde, kiliselerin birbirleriyle nasıl görsel ilişki kurduklarını, bölgenin topografyasına göre hangi alanlardan gözlemlenebildiklerini belirliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Yapılan modellemeler, kiliselerin çoğunun üçgen bir görünürlük düzeni içinde konumlandığını gösteriyor. Özellikle Soruhan Kilisesi merkez alınarak yapılan analizlerde, bu yapının çevredeki diğer kiliselerle karşılıklı görsel ilişki kuracak biçimde tasarlandığı tespit edildi.
Günen ayrıca, “Analizlerimiz, kiliselerin rastlantısal biçimde değil, hem estetik hem de doğal afetlere karşı korunaklı olacak şekilde inşa edildiğini gösteriyor. Su baskınları, sel veya ani yağış gibi etkenlerden etkilenmemeleri için bilinçli bir planlama yapılmış.” dedi.
Bu bulgular, tarihî yapıların yalnızca dini değil, aynı zamanda jeoteknik ve çevresel faktörler gözetilerek inşa edildiğine dair yeni ipuçları sunuyor.
Depreme Dayanıklı Kültürel Mirasın İzinde
İnşaat Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Kaşif Furkan Öztürk, araştırmanın çıkış noktasının 2023 depremleri olduğunu vurguladı. Öztürk, “Sadece yeni yapılar değil, tarihi ve kültürel miras da depremlerden ciddi şekilde etkileniyor. Bu nedenle Krom Vadisi’ndeki yapıların mevcut durumlarını inceleyerek hem koruma stratejileri hem de restorasyon önerileri geliştirmeye çalışıyoruz.” dedi.
Gümüşhane’nin, Satala Antik Kenti ve Krom Vadisi gibi önemli arkeolojik alanlarıyla öne çıktığını belirten Öztürk, bu yapıların turizme kazandırılması sürecinde bilimsel analizlerin belirleyici olacağını ifade etti.
Maden Mühendisliği Bölümü Dr. Şener Aliyazıcıoğlu ise çalışmaların tahribatsız yöntemlerle yürütüldüğünü belirterek, “Kiliselerin çoğu kaya zemin üzerine kurulmuş. Bu da onların depremlere karşı dayanıklılığını etkileyen önemli bir unsur. Biz hem bu yapısal özellikleri hem de kiliselerin konumlarını bütüncül biçimde ele alıyoruz.” diye konuştu.
2026 yılında tamamlanması planlanan proje, sadece Gümüşhane’nin değil, Anadolu’nun tamamında benzer tarihi yapıların korunmasına yönelik veri tabanlı analizlerin geliştirilmesine öncülük edecek.
Sinan Uçar aa
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >