Blog

May13

İnsanlarda Bilinen En Eski Kanser Vakası Hangisi?

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik MısırHastalıkHomo ErgasterKanser



İnsanlarda Bilinen En Eski Kanser Vakası Hangisi?

Kanser modern bir hastalık gibi görünebilir, ancak aslında uzun zamandır insanları etkiliyor. Bilim insanları, kanserin varlığını gösteren çok sayıda tarih öncesi insan kalıntısı keşfettiler.

Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com

Bilinen en eski kanser vakası, erken bir insan akrabasının parmak kemiğinde keşfedildi. En eski yazılı kayıt ise 5.000 yıl öncesine dayanıyor.


Kayıtlara geçen ilk kanser vakası 1,7 milyon yıl öncesine ait ve erken bir insan akrabasının parmak kemiğinde bulundu.

Kanser modern bir hastalık gibi görünebilir, ancak aslında uzun zamandır insanları etkiliyor. Bilim insanları, kanserin varlığını gösteren çok sayıda tarih öncesi insan kalıntısı keşfettiler. Peki, kaydedilen en erken kanser vakası hangisi? Ve insanlar tıbbi metinlerde kanser hakkında ilk kez ne yazdı?

İnsan kanserinin en eski kanıtı, yaklaşık 1,7 milyon yıl önce yaşamış olan erken bir insan akrabasından geliyor. Muhtemelen Paranthropus robustus veya Homo ergaster türünden olan bu birey, sol parmak kemiğinde kötü huylu bir tümörle yaşıyordu. Arkeologlar, dünyada sayıca en çok insan akrabası kalıntılarına ev sahipliği yaptığı için genellikle İnsanlığın Beşiği olarak adlandırılan Güney Afrika’daki bir kireçtaşı yatağı olan Swartkrans mağarasında iskelet kalıntılarını keşfettiler.

Araştırmacılar ayak kemiği fosilinin bilgisayarlı tomografi (BT) taramalarını, günümüzün osteosarkom vakalarının görüntüleri ile karşılaştırdıklarında, 2016 yılında yapılan bir araştırmaya göre, kemikleri oluşturan hücrelerde başlayan agresif bir kanser türü olan osteosarkomun kendine özgü karnabahar benzeri görünümünü hemen fark ettiler.

Günümüzde, osteosarkom insanlarda en sık görülen kemik kanserlerinden biri ve Amerikan Kanser Derneği’ne göre hala büyümekte olan çocuklarda, gençlerde ve genç erişkinlerde görülmesine rağmen her yaşta ortaya çıkabiliyor. Ancak araştırmacılar, bu tarih öncesi bireyin yaşını bilmemekle birlikte, bir yetişkin olduğunun anlaşıldığını söylüyor.

Ayrı bir 2016 çalışmasına göre, Güney Afrika’da bulunan Australopithecus sediba olarak bilinen 1,9 milyon yıllık bir insan akrabasında daha da eski bir iyi huylu tümör bulundu. Bilinen en eski kanser vakasının bir kemikte olması şaşırtıcı değil, çünkü organlar, deri ve diğer yumuşak dokular kemiklerden daha fazla bozulmaya eğilimli.

Pittsburgh’daki Carnegie Doğa Tarihi Müzesi’nde bir omurgalı paleontoloğu olan ve çalışmaya dahil olmayan Bruce Rothschild, “Kemik, fosil kayıtlarında hayatta kalabilen birkaç dokudan biri.” diyor.

Bununla birlikte, bir fosilde kanser mevcut olsa bile, genellikle çıplak gözle görülemez ve bulmak için daha fazla inceleme gerekir – ayak parmağı kemiği için durum buydu.

Rothschild, “Kanserlerin yaklaşık üçte biri kendini gösterir. Ancak kemiğin içinde bir şey gizlenip gizlenmediğini belirlemek için bir röntgen çekmeniz gerekir. Günümüzde çoğu patolog, kemik söz konusu olduğunda bir tümör teşhisi koymadan önce bir röntgen filmine bakar.” diyor.

Eski Mısır’dan Edwin Smith Papirüsü, kanserden bahseden bilinen ilk metin.

Kanserin ilk yazılı kaydı

1.7 milyon yıllık ayak parmağı kemiği, modern insanları içeren bir hominin grubunda bilinen en eski kanser vakası olmasına rağmen, kanserin ilk yazılı kaydı çok daha sonrasına kadar ortaya çıkmadı.

MÖ 3000’de eski bir Mısırlı matematikçi, doktor ve mimar olan Imhotep, Edwin Smith Papirüs olarak bilinen, bedensel travma ve cerrahi prosedürler hakkında bir ders kitabı yazdı. Metinde, meme kanseri üzerine birkaç vaka çalışması da dahil olmak üzere 48 tıbbi vakayı detaylandırdı.

Metin, eski bir Mısır yazı sistemi olan hiyeratik ile yazılmıştı ve daha sonra Amerikalı arkeolog James Henry Breasted tarafından iki ciltlik bir İngilizce metne çevrildi. Metinde Imhotep, “yağlı tümörler” ve “katı tümörler” dahil olmak üzere farklı tümör türlerinin özelliklerini tanımladı. Imhotep ayrıca bir göğüs tümörünün tanımlarını da eklemişti – onu soğuk, sert ve derinin altına yayılan “olgunlaşmamış bir hemat meyvesi” kadar yoğun olan “memede şişkin kitle” olarak tanımlıyordu.

Imhotep metinde diğer tıbbi durumlar için “terapi” başlığı altında bir dizi tedavi önerirken, meme tümörü için “Hiç yok” diye yazdı. Bununla birlikte, diğer tümör türleri için yağ, bal ve tüyden yapılmış bir merhem oluşturmayı içeren en iyi uygulamaları not etti.

Papirüs, muhtemelen dünyanın ilk cerrahlarından bazıları olan eski Mısırlılar tarafından binlerce yıl önce cerrahi tıbbın nasıl uygulandığına dair bir fikir vermekle kalmıyor, aynı zamanda şimdiye kadar kaydedilen en eski kanser kanıtlarından bazılarını da sağlıyor.

Bu tarih öncesi kanser vakalarının nasıl geliştiği belli değil. Tıpkı bizden önce gelen insanlar gibi, hala birçok kansere neyin neden olduğunu ve onları tedavi etmenin en iyi yollarını bulmaya çalışıyoruz.


Live Science. 8 Mayıs 2023.

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için