Blog

Eki8

Kayıp Gürcü Kralı: Arkeologlar Gevhernik Kalesi'nin Altında Büyük Aşot'un Mezarını Keşfetti

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Ardanuç KalesiArtvin MüzesiBüyük AşotBagradit HanedanıGürcü TarihiGevhernik KalesiOrtaçağ GürcistanPetrus ve Paulus Kilisei



Kayıp Gürcü Kralı: Arkeologlar Gevhernik Kalesi'nin Altında Büyük Aşot'un Mezarını Keşfetti

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arkeologları tarafından doğrulanan keşif, bin yıldan fazla süredir devam eden tarihi bir sırrı da sonlandırıyor.

 

www.arkeonews.com

 

Türkiye'nin kuzeydoğusundaki sisli dağların tepesinde, zümrüt yeşili vadilerin engebeli Artvin coğrafyasını oyduğu yerde, antik bir kale, son dönem arkeolojisindeki en dikkat çekici keşiflerden birini ortaya çıkardı. Gevhernik (Ardanuç) Kalesi'nin içindeki Petrus ve Paulus Kilisesi'nin yıkıntıları altında, araştırmacılar, Kafkasya'nın kaderini şekillendiren 9. yüzyıl hükümdarı Gürcü Kralı Büyük Aşot'un uzun süredir kayıp olan mezarını ortaya çıkardı.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arkeologları tarafından doğrulanan keşif, bin yıldan fazla süredir devam eden tarihi bir sırrı da sonlandırıyor.

Kazı ekibinin başkanı Dr. Osman Aytekin, "Kral Aşot'un mezar odasını bilimsel olarak doğruladık," diyor. "Her ne kadar insan kalıntısı kalmamış olsa da, odanın biçimi, konumu ve tarihi kanıtlar şüphe bırakmıyor: Büyük Gürcü kralının mezarının burada olduğu kesin."

Büyük Aşot: Bir Krallığın Kurucusu

Gürcü kroniklerinde Aşot I Kurapalates veya Aşot Didi - "Büyük Aşot" olarak bilinen kral, Orta Çağ Kafkasya'sı için dönüm noktası niteliğinde bir dönemde hüküm sürmüştür. Günümüz Türkiye ve Gürcistan topraklarını kapsayan dağlık bir bölge olan Tao-Klarjeti'deki iktidar merkezinden hareket eden Aşot, Gürcü beyliklerini Bagratid hanedanı altında birleştirmiş, Hristiyan manastırlarını yeniden inşa etmiş ve yüzyıllar süren istilaların ardından siyasi istikrarı yeniden sağlamıştır.

Bizans İmparatorluğu tarafından prestijli Kuropalates unvanıyla tanınan Aşot, hem bir savaşçı hem de bir reformcuydu; imparatorluklar ve inançlar arasında bir köprüydü. MS 826 civarında öldürülmesi, Orta Çağ metni Kartlis Tskhovreba'da kayıt altına alındığında, bir dönemin sonunu işaret ediyordu. Aynı tarihçe, Ardanuç'taki kilisenin altına gömüldüğünü iddia ediyordu; bu da modern arkeologları onun son dinlenme yerine yönlendiren bir ipucuydu.

 

Kazılar, gelişen bir ortaçağ yerleşimini ortaya çıkardı; sadece bir kale değil, aynı zamanda hareketli bir kasaba. Fotoğraf: Yusuf Okur/AA

Kraliyet Mezarı'nın Ortaya Çıkarılması

Aytekin ve ekibi, 2025 kazı sezonunda Petrus ve Paulus Kilisesi'nin apsis kısmında çalışmalara başladı. Çökmüş taş katmanlarının altında, 2 metre uzunluğunda, 1,8 metre genişliğinde tonozlu bir mezar odası keşfettiler; Orta Çağ'dan beri mühürlü, mükemmel şekilde korunmuş bir taş oda.

Arkeologlar odaya girdiklerinde, odanın boş olduğunu gördüler; ne bir iskelet, ne bir eser, ne de kraliyet kıyafetleri. Ancak mimarisi ve apsisin altındaki tam konumu, Aşot'un mezarının yüzyıllar önceki Gürcü tasvirleriyle uyuşuyordu.

"Bu bir spekülasyon değil," diye açıklıyor Aytekin. "Ölçümler, yapı ve yazılı kaynaklar burada birleşiyor. İlk kez bilimsel olarak şunu söyleyebiliriz: Büyük Kral Aşot'un mezarı bulundu."

Keşif aynı zamanda Gürcü ortaçağ tarihindeki önemli bir boşluğu da dolduruyor: Nesiller boyunca sadece iki kraliyet mezarı kayıptı: Kraliçe Tamara ve Kral Aşot'un mezarları. Şimdi ise bir gizem nihayet çözüldü.

Gevhernik Kalesi'ndeki Petrus ve Paulus Kilisesi'nin altında bulunan 2 metre uzunluğundaki tonozlu mezar odası, Gürcü Kralı Büyük Aşot'un mezar yeri olarak tanımlandı. Fotoğraf: Yusuf Okur/AA

Gevhernik Kalesi: Ardanuç'un Mücevheri

Ardanuç Vadisi'ne bakan kayalık bir uçurumun üzerinde yer alan Gevhernik Kalesi (Orta Çağ'da Ardanuç Kalesi olarak bilinir), 5. yüzyıldan kalmadır. Kral Aşot, 9. yüzyılda kaleyi restore edip genişletmiş, surlar, bir kraliyet ikametgahı ve daha sonra mozolesi olacak kiliseyi inşa ettirmiştir.

Kazılar, sadece bir kale değil, aynı zamanda hareketli bir kasaba olan, gelişen bir Orta Çağ yerleşimini ortaya çıkardı. Keşifler arasında şunlar yer alıyor:

Nüfus yoğunluğunun göstergesi olan büyük bir aşevi ve tandır fırınları;

Suyu depolamak için kayaya oyulmuş sarnıçlar;

Yüzyıllar süren çatışma ve ticaretin kalıntıları olan Bizans sikkeleri, seramik parçaları, taş ve metal gülleler.

Pamukkale Üniversitesi Jeoloji Mühendisi Dr. Turgay Beyaz, kale duvarlarında yerel kayalardan ustalıkla örülmüş, ağırlıkları 10 tona kadar ulaşan tek blok taşların bulunduğunu, bunun hem teknik ustalığın hem de anıtsal iddianın kanıtı olduğunu belirtiyor.

Bizans sikkeleri, seramik parçaları, taş ve metal gülleler, yüzyıllar süren çatışma ve ticaretin kalıntıları. Fotoğraf: Yusuf Okur/AA

İmparatorluklar Arasında Bir Kale

Yüzyıllar boyunca Gevhernik Kalesi, Bizanslılar ve Gürcülerden Osmanlılara kadar medeniyetlerin kavşağında yer aldı. 1551'de Osmanlı topraklarına katıldı ve Kanuni Sultan Süleyman döneminde savunması onarıldı. Kanuni Sultan Süleyman kaleye "Mücevher" anlamına gelen Gevhernik adını verdi.

Kalenin dağınık taşları bugün hâlâ kralların, askerlerin, rahiplerin ve tüccarların ayak seslerini yankılıyor. Arkeologlar için Kral Aşot'un mezarının keşfi, burayı tarihin kendisinden daha büyük bir şeye dönüştürüyor: Gürcistan ve Türkiye arasında ortak bir miras, zaman ve sınırlar arasında yaşayan bir köprü.

Taşta Yeniden Doğan Tarih

Kazılardan elde edilen eserler yakında Artvin Müzesi'nde sergilenecek ve mezar odasının korunarak ziyaretçilere açılması için çalışmalar devam ediyor. Tamamlandığında, Gevhernik Kalesi, gezginlerin, akademisyenlerin ve tarih meraklılarının ilgisini çeken, Türkiye'nin kuzeydoğusundaki en önemli arkeolojik ve kültürel yapılardan biri haline gelebilir.

Güneş Ardanuç'un üzerinde batarken, ışığı kilisenin kırık kemerlerinden süzülerek, bir zamanlar bir kralın dinlendiği taş tonozu aydınlatır. Büyük Aşot bin yıldan uzun bir süre tarihe karışmıştı; ancak şimdi mezarı, hikâyesi ve mirası dünyaya geri döndü.

Kapak Resmi: Yusuf Okur/AA

Leman Altuntaş tarafından

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için