Blog
Neandertal Grupları Aynı Hayvanı Farklı Biçimlerde Kesiyordu
Kuzey İsrail’deki iki mağaradan çıkarılan hayvan kemiklerini inceleyen arkeologlar, yaklaşık aynı dönemde yaşamış farklı Neandertal gruplarının aynı hayvanları farklı biçimlerde kestiklerini ortaya koydu.
www.arkeofili.com
İki mağaradan elde edilen kemiklerin analizi, yakın yaşayan Neandertallerin aynı hayvanları farklı şekillerde kestiklerini gösteriyor.
Çalışma, “tek bir Neandertal kültürünün olmadığına dair güçlü bir hatırlatma” niteliğinde. C: Wikimedia Commons
Bir mutfakta tartışma yaratmanın en iyi yollarından biri, soğanın nasıl doğranması gerektiği konusunu gündeme getirmek olabilir. Şimdi ise araştırmacılar, tarihöncesi kuzenlerimizin bile yemek hazırlarken kendilerine has tercihlere sahip olduğunu keşfetti.
Kuzey İsrail’deki iki mağaradan çıkarılan hayvan kemiklerini inceleyen arkeologlar, yaklaşık aynı dönemde yaşamış farklı Neandertal gruplarının aynı hayvanları farklı biçimlerde kestiklerini ortaya koydu.
Kudüs İbrani Üniversitesi’nden Anaëlle Jallon ve araştırmanın başyazarı, “Bu, tüm Neandertal nüfusu içinde, hayatta kalmayla bu kadar doğrudan ilişkili bir faaliyet söz konusu olsa bile, işleri yapma biçimleri farklı olan birden fazla ayrı grup bulunduğu anlamına geliyor” diyor.
Frontiers in Environmental Archaeology dergisinde yayımlanan çalışmada Jallon ve meslektaşları, 70.000 ila 50.000 yıl öncesine tarihlenen Amud Mağarası’ndan alınan 249 kemik parçası ile 60.000 ila 50.000 yıl öncesine tarihlenen Kebara Mağarası’ndan alınan 95 kemik parçası üzerindeki kesik izlerini incelediklerini bildiriyor.
Birbirinden yaklaşık 70 kilometre uzakta bulunan bu iki mağara, kış aylarında Neandertaller tarafından kullanılmıştı. Her iki grubun da benzer çakmaktaşı bazlı aletler kullandığı biliniyor.
1990’larda bu mağaralardan çıkarılan kemik parçalarının analizinde, daha önceki araştırmaları doğrular biçimde, Amud Mağarası’nda yanmış ve parçalanmış örneklerin daha yaygın olduğu ortaya kondu. Ayrıca her iki grubun da dağ ceylanı ve alageyik gibi hayvanları içeren benzer bir diyete sahip oldukları görüldü.
Bununla birlikte çalışma yeni bilgiler de sundu. Örneğin, daha büyük hayvanlara —örneğin yabani sığırlara (auroch)— ait kemiklerin Kebara Mağarası’nda daha sık bulunduğu tespit edildi. Ancak Jallon, Kebara’daki örneklerin daha kolay tanımlanabilmiş olabileceğini ya da Amud’daki Neandertallerin bu tür hayvanları mağaranın dışında kesmiş olabileceklerini belirtiyor.
Araştırmacılar, Amud Mağarası’ndan 43 ve Kebara Mağarası’ndan 34 kemik örneği üzerindeki kesik izlerini detaylı bir şekilde analiz ederek iki grup arasında bir dizi fark olduğunu saptadı.
Bazı farklılıklar, kesilen hayvanın türü ya da vücut bölgesiyle ilişkiliydi; ancak bu faktörler tüm farkları açıklamıyordu.
Jallon, “Sadece ceylanları ve sadece ceylanların uzun kemiklerini karşılaştırdığımızda bile, Amud’daki örneklerde daha fazla kesik izi, bu izlerin daha çok birbirini kesen şekilde olması, düz çizgili izlerin az, ama kıvrımlı izlerin daha fazla olduğunu görüyoruz” diyor.
Araştırma ekibi, bu farklara dair çeşitli olasılıkları gündeme getiriyor: farklı Neandertal gruplarının farklı kesim tekniklerine sahip olması, hayvanı kesen birey sayısının değişmesi ya da etin farklı çürüme aşamalarında kesilmiş olması gibi.
Jallon, “Bu durum, ya etin hazırlanmasında ve kesilmesinde farklı tercihlerden ya da sadece eti nasıl keseceklerini öğrenme biçimlerindeki farklardan kaynaklanıyor olabilir” diyor.
Çalışmaya dahil olmayan University College London’dan Dr. Matt Pope ise araştırmanın, farklı Neandertal gruplarının farklı alet yapma yöntemlerine sahip olduğunu ve bazen farklı alet setleri kullandığını gösteren önceki çalışmaları desteklediğini belirtiyor.
“Bu sadece kesik izlerinin çalışılması değil; bu izler, Neandertallerin jestleri ve hareketleri; tıpkı bir mağara duvarındaki ayak izi ya da el izi kadar canlandırıcı” diyor.
“Gelecekteki araştırmaların, bu farklılıkların arkasındaki nedenleri daha net ortaya koyması bekleniyor. Ancak bu çalışma haliyle bile bize Neandertallerin tek tip bir kültürden ibaret olmadığını ve aynı coğrafyada farklı zamanlarda yaşamış, yaşam tarzları muhtemelen oldukça farklı olan birçok grup içerdiğini güçlü bir şekilde hatırlatıyor.”
The Guardian. 17 Temmuz 2025.
Makale: Jallon, A., Crété, L., Bello, S. M., Hovers, E., & Rabinovich, R. 2025.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >