Blog

Şuu5

Neandertaller ve Denisovalılar Bu Mağarada Yaşamış ve Çiftleşmiş

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik DnaDenisovaliMelezNeandertalPaleolotiksibirya



Neandertaller ve Denisovalılar Bu Mağarada Yaşamış ve Çiftleşmiş

Neandertaller ve Denisovalılar, uzak bir Sibirya mağarasında binlerce yıl boyunca kelimenin tam anlamıyla oda arkadaşlarıydı.

Denisova Mağarası’nın girişi. C: Richard ‘Bert’ Roberts

Araştırmacılar, Neandertallerin, Denisovalıların ve hatta belki de modern insanların tarih boyunca bir arada yaşadıkları tek yerin burası olabileceğini söylüyor.

Bu mağara o kadar popülerdi ki, son 300.000 yıl boyunca homininler (insanları, atalarımızı ve şempanze gibi yakın evrimsel kuzenlerimizi içeren bir grup), hem sıcak hem de soğuk dönemlerde neredeyse sürekli olarak burada görülüyordu.

Fosilleri ve DNA’yı analiz eden araştırmacılar, esrarengiz Denisovalıların mağarada en az 200.000 yıl öncesinden, 50.000 yıl öncesine kadar yaşadığını ve Neandertallerin 190.000 yıl öncesinden 100.000 yıl öncesine kadar orada yaşadığını öğrendi.

Neandertallerin ve Denisova’ların karışması tamamen birdenbire gerçekleşmedi. Araştırmacılar 2018’de, Neandertal annesi ve Denisovalı babası olan genç bir kızın kemik parçası üzerinde, iki hominin grubunun melezleşmesinin ilk doğrudan kanıtını yayınladı.

Yeni araştırmalar, kalıntıları Denisova Mağarası’nda bulunan bu kızın yaklaşık 100.000 yıl önce yaşadığını gösteriyor.

Araştırmacılar Maxim Kozlikin, Vladimir Uliyanov ve Richard ‘Bert’ Roberts, Denisova Mağarası’nın doğu odasında duruyor. C: IAET SB RAS/Sergei Zelensky

Mağarayı tarihlemek

Araştırmacılar son 40 yıldır Sibirya’daki Altay Dağları’nın eteklerinde bulunan Denisova Mağarasını kazıyorlar.

2010 yılında söz konusu mağara, daha önce bilinmeyen bir hominine ait parmak kemiği bulunduğunda ve genomu yayınlandığında dünya çapında tanındı. Mağaranın isminden dolayı bu hominin türüne Denisovalılar dendi.

Ancak şimdiye kadar çok az eser bulunduğundan, mağarada yaşayanların orada ne zaman yaşadıklarından tam olarak emin olunamıyordu. Şimdi ise iki yeni çalışma, mağaranın sakinleri için bir kronoloji ortaya koyuyor.

Çalışmalardan birinde, mağaradaki tortuların yaşını belirlemek için optik tarihleme kullanıldı. Radyokarbon tarihleme yöntemi kullanılamıyordu, çünkü bu teknik, organik nesneleri yalnızca 50.000 yıl öncesine kadar güvenilir bir şekilde tarihlendirebiliyordu. Buna karşılık, optik tarihleme, topraktaki kuvars ve feldispat tanelerinin en son güneş ışığına maruz kaldıkları zamanın belirlenmesini sağlıyor.

Denisova Mağarası’nın doğu odası. C: Paul Goldberg

Diğer çalışmada, araştırmacılar, bölgenin üst katmanlarında bulunan kemik, diş ve kömür parçalarının yaşlarını bulmak için radyoaktif bir karbon izotopunun tahmin edilebilir bozunumuna baktılar; ve sonra mağaranın tüm yeni keşif tarihlerini birleştiren istatistiksel bir model yarattılar.

Araştırmanın eş yazarı Bo Li, “Denisova Mağarası’ndaki en derin ve en eski çökeltileri tarihlemek ve tortular için sağlam bir kronoloji inşa etmek için yeni yöntemler icat etmek zorunda kaldık.” diyor.

Araştırmanın baş yazarı  Katerina Douka, “Dahası, yeni istatistiksel model, tabakalanmadan sonra kolaylıkla yerinden edilebilen bu küçük ve izole edilmiş fosiller için mevcut olan bütün kanıtların birleştirilmesine yardımcı oldu. ”

Buna rağmen, mağaradaki tarihlenmiş malzeme ile ilgili sorular devam ediyor. Örneğin, “insan fosilleri, insan iskanından mı, yoksa etobur faaliyetlerinden mi kaynaklanıyor ve orijinal tabakalanma konumlarından uzak bir yere taşındılar mı?” diye soruyor çalışma araştırmacısı Chris Stringer.

Denisova Mağarası’ndan 50.000 – 35.000 yıl öncesine ait üst Paleolitik eserler. Ölçek çubuğu 1 cm’ye eşit. C: IAET SB RAS

Modern insan tarihi

Mağara hakkında bir başka bilmece de var: Modern insanlar orada yaşamış mıydı? Bizim türümüz (Homo sapiens) Asya’nın diğer bölgelerinde 50.000 yıl öncesinde mevcuttu, ancak herhangi bir Homo sapiens’in mağaradaki Denisovalılarla etkileşime girip girmediği belli değil.

Bunun nedeni, bilim insanlarının henüz mağarada modern insanlara ait fosil veya genetik izler bulamamış olmaları, ancak araştırmacılar 50.000 ila 46.000 yıl öncesine ait hominin kemiği buldular. Ekip bu kemikten herhangi bir DNA temin edemedi, bu yüzden kemiğin hangi türe ait olduğu belli değil.

Ayrıca, mağaradaki bazı eserleri modern insanların üretmiş olması mümkün.

Tom Higham, “Bir başka açık soru da, mağarada bulunan en eski kemik uçları ve kişisel süs eşyalarını (diş kolye) hangi türün yapmış olduğu.” diyor. 43.000 ila 49.000 yıl öncesine tarihlenmeleri, bu eserleri kuzey Avrasya’da bilinen en eski eserler yapıyor.

Ancak Stringer, tahminini erken modern insanlardan yana olduğunu söylüyor.


Live Science. 31 Ocak 2019.

Arkeofili

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için