Roma İmparatorluğu’nun Anadolu’daki Tek Lejyon Kalesi

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü tarafından yürütülen Satala Antik Kenti kazıları, Roma dönemine ait askeri ve sosyal yapıyı ortaya çıkarmaya devam ediyor. Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde bulunan Satala, Anadolu’da kazı çalışması yapılan tek Roma lejyon kalesi olma özelliğini taşıyor. Bu özelliğiyle antik kent, Roma İmparatorluğu’nun Doğu sınırında askeri organizasyonun nasıl şekillendiğine dair eşsiz veriler sunuyor.

Kazı başkanlığını Dr. Öğr. Üyesi Elif Yavuz Çakmur üstleniyor. Bu yıl sekizinci sezonuna giren çalışmalar, alanında uzman 33 kişilik bir ekip tarafından yürütülüyor. Çakmur, Satala’nın Roma’nın askeri stratejisinde kritik bir rol oynadığını vurgulayarak, kentin hem savunma hem de lojistik açıdan önemine dikkat çekti.
Geçen yılki kazılarda ortaya çıkarılan nekropol alanında çalışmalar bu yıl da devam ediyor. Özellikle nekropol, Roma lejyonlarının ve yerleşik halkın sosyal yaşamını anlamada önemli bir referans noktası olarak değerlendiriliyor.

Mezar Bulgularında Önemli Antropolojik Veriler
Kazılarda, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Antropoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ayşen Açıkkol başkanlığında yapılan incelemeler, önemli antropolojik sonuçlar ortaya koydu. Nekropol alanında bugüne kadar 16 mezar açığa çıkarıldı. Bu mezarlarda 9 kadın, 4 erkek ve 3 çocuğa ait iskeletler tespit edildi.

Çakmur, bu bulguların Roma toplum yapısını anlamada değerli bilgiler sağladığını belirterek şunları söyledi:
"Çocuk mezarları içinde bir tanesinde kol kırığı tespit ettik. İlginç olan, kırığın tedavi edilmeden kendiliğinden kaynamış olması. Bu durum, dönemin sağlık koşulları ve tedavi yöntemleri hakkında ipuçları veriyor."
Ayrıca, yapılan analizlerde Satala’da ortaya çıkarılan kadın iskeletlerinin Anadolu’daki diğer Roma dönemi kazı alanlarına kıyasla en narin yapılı kadınlara ait olduğu belirlendi. Bu bulgu, o dönemde bölgede yaşayan kadınların fizyolojik özellikleri ve yaşam tarzı üzerine yeni araştırma alanları açabilir.

Mezarların genel olarak geç Roma dönemine tarihlendiği ifade ediliyor. Bu durum, Satala’nın sadece askeri değil, aynı zamanda sivil yerleşim açısından da uzun süreli bir kullanım gördüğünü gösteriyor.
Çakmur, kazı çalışmalarının önümüzdeki süreçte daha geniş kapsamlı hale geleceğini ve nekropol dışında farklı alanlarda da yeni keşifler beklediklerini dile getirdi:
"Satala, bize sadece Roma’nın askeri gücünü değil, günlük yaşamı ve sosyal ilişkileri de anlatıyor. Her yeni bulgu, bu büyük uygarlığın Anadolu’daki etkisini daha iyi anlamamıza katkı sağlıyor."
Kazı ekibi, sezon sonunda elde edilen verileri detaylı bir şekilde raporlayarak hem ulusal hem de uluslararası akademik platformlarda paylaşmayı planlıyor. Bu bulguların, Roma arkeolojisi ve Anadolu’nun antik tarihi için önemli bir kaynak oluşturması bekleniyor.

AA Sinan Uçar

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >