Blog

Eki27

Soylarını kurutan göktaşı, dinozorları yeni ekosistemler oluştururken yakalamış!

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Baylor ÜniversitesiDinozor KıyametiDinozorlarFosil Ekolojisiİklim DeğişimiKitlesel Yok OluşKretase Paleojen SınırıMemeli EvrimiSan Juan Havzası



Soylarını kurutan göktaşı, dinozorları yeni ekosistemler oluştururken yakalamış!

Yeni araştırma, dinozorların asteroit çarpmasından hemen önce hâlâ canlı ve çeşitli ekosistemler oluşturduğunu ortaya koydu.

 

www.arkeolojikhaber.com

 

Son bilimsel araştırmalar, dinozorların asteroit çarpmasından hemen önce hâlâ canlı ve çeşitli ekosistemler oluşturduğunu ortaya koydu. Oysa yeni bulgular gösteriyor ki bazı paleontologlara göre sayılarının azaldığı sanılan dinozorlar kıyamet asteroitinin darbesine kadar yaşam doluydular.

Science dergisinde 23 Ekim 2025 tarihinde Stephen L. Brusatte, Alfio Alessandro Chiarenza, Jorge Garcia-Giron, Adam J. Davis, C. Will Fenley, Caitlin E. Leslie, Ross Secord, Sarah Shelley, Anne Weil, Matthew T. Heizler, Thomas E. Williamson imzaları ile yayınlanan "Late-surviving New Mexican dinosaurs illuinate high end-Cretaceous diversity and provinciality" (Geç dönemde hayatta kalan Yeni Meksika dinozorları, Kretase döneminin üst düzey çeşitliliğini ve taşralılığını aydınlatıyor) başlıklı makaleye göre; New Mexico fosilleri, dinozor kıyametinin öncesine dair farklı bir hikaye anlatıyor.

Araştırmacılar, Kretase sonunda meydana gelen kitlesel kuş olmayan dinozor yok oluşunun bir asteroit nedeniyle olduğunu anlamaya başladıklarından beri, birçok kişi bu grupların zaten azalmakta olup olmadığını da tartıştı. Bu tartışma onlarca yıldır devam ediyor; bunun büyük bir nedeni, Kuzey Amerika'nın kuzey ovalarındakiler dışında, bu kesin zaman dilimine tarihlenen çok az fosil alanı olması ve bu alanların hikayenin sadece bir kısmını anlatması olabilir. Flynn ve arkadaşları , daha önce New Mexico'da sorunlu bir alanı tarihlendiriyor ve asteroit çarpması etrafındaki çeşitlilik ve endemik ortamı modelliyor.

Dinozorlar Yok Oluştan Önce Değil, Tam Aksine Zirvedeymiş!

Yeni araştırma, dinozorların asteroit çarpmasından hemen önce hâlâ canlı ve çeşitli ekosistemler oluşturduğunu ortaya koydu.

Baylor Üniversitesi, New Mexico State University, Smithsonian Enstitüsü ve uluslararası bir araştırma ekibinin Science dergisinde yayımlanan yeni çalışması, dinozorların 66 milyon yıl önceki yok oluş öncesinde aslında güçlü ve çeşitli topluluklar oluşturduğunu gösteriyor.

Kuzeybatı New Mexico’daki San Juan Havzası’nda yer alan Naashoibito Üyesi (Kirtland Formasyonu) katmanlarında yapılan kazılarda, dinozorların asteroit çarpmasından hemen önceye tarihlenen canlı ekosistem kalıntıları ortaya çıkarıldı.

Yüksek hassasiyetli tarihlendirme yöntemleri, bu fosillerin 66,4 ila 66 milyon yıl öncesine ait olduğunu belirledi. Baylor Üniversitesi’nden jeobilimci Dr. Daniel Peppe, “Bu dinozorlar, Montana ve Dakotalar’daki Hell Creek türleriyle aynı dönemde yaşadı. Hiçbir gerileme yoktu; canlı, çeşitli topluluklardı,” dedi.

Kıtada Bölgesel Dinozor Krallıkları

New Mexico’da bulunan fosiller, dinozorların yok oluş öncesinde tekdüze ve zayıf topluluklar oluşturduğu yönündeki eski varsayımları tersine çevirdi.

Yeni ekolojik ve biyocoğrafik analizlere göre, Kuzey Amerika’daki dinozor toplulukları iklim farklarıyla ayrılan “biyoprovinsler” içinde yaşıyordu. Bu ayrımlar, dağ ya da nehirlerle değil, sıcaklık farklılıklarıyla oluşmuştu.

New Mexico State University’den araştırmanın ilk yazarı Dr. Andrew Flynn, “Dinozorlar kitlesel yok oluşa giderken tükenme sürecinde değildi; gayet iyi durumdaydılar. Aslında asteroit darbesi onları aniden ortadan kaldırdı,” diyerek uzun süredir savunulan “önceden azalan çeşitlilik” tezine karşı çıktı.

Felaket Sonrası Yaşam ve Evrimsel Yeniden Doğuş

Asteroit çarpması dinozor çağını bir anda bitirdi, ancak geride kalan ekosistemler memelilerin hızlı evrimsel yükselişine zemin hazırladı. Araştırmacılar, dinozorların yok oluşundan sadece 300.000 yıl sonra memelilerin yeni beslenme biçimleri, beden ölçüleri ve ekolojik roller geliştirdiğini belirledi.

İlginç biçimde, dinozor dönemindeki iklim temelli kuzey-güney biyocoğrafik ayrım Paleosen devrine de taşındı. Flynn, “Kurtulan memeliler bile kuzey ve güneyde farklı biyoprovinslerde kaldı. Bu, diğer kitlesel yok oluşlardan oldukça farklı,” dedi.

Araştırma yalnızca geçmişe değil, bugüne de bir uyarı niteliği taşıyor. ABD Arazi Yönetimi Bürosu’nun koruması altındaki kamusal arazilerde yürütülen çalışma, korunan doğal alanların küresel ekosistem değişimlerine dair kritik bilgiler sağlayabileceğini gösterdi.

Yeni veriler, dinozorların “sessiz bir çöküşle” değil, tam tersine zengin bir çeşitliliğin ortasında, kozmik bir felaketle sona erdiğini net biçimde ortaya koyuyor.

Araştırma Ekibi ve Katkı Sağlayan Kurumlar

Çalışma, Baylor Üniversitesi, New Mexico State University, Smithsonian Enstitüsü, Edinburgh Üniversitesi, University College London ve çok sayıda uluslararası kurumdan bilim insanlarını bir araya getirdi.

Ekipte yer alan isimler arasında Stephen L. Brusatte (Edinburgh), Alfio Alessandro Chiarenza (UCL), Jorge Garcia-Giron (Leon Üniversitesi), Ross Secord (Nebraska-Lincoln) ve Anne Weil (Oklahoma State University) gibi tanınmış paleontologlar bulunuyor.

Projeye, Ulusal Bilim Vakfı (NSF), Avrupa Araştırma Konseyi, Kraliyet Newton Uluslararası Bursu, Amerikan Kimya Derneği Petrol Araştırma Fonu ve diğer bilim kuruluşları destek verdi.

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için