Blog
Tharsa Antik Kenti’nde 1800 Yıllık Oda Mezarı Gün Yüzüne Çıkarıldı
Kazılarda ortaya çıkarılan oda mezarı, süsleme öğeleri bakımından dikkat çekici özellikler taşıyor.
www.arkeolojikhaber.com
Adıyaman’ın Kuyulu köyü yakınlarındaki Tharsa Antik Kenti’nde yürütülen kazılarda, Roma dönemine ait 1800 yıllık nitelikli bir oda mezarı ortaya çıkarıldı. Mezar odasında kline sahnesi, kadın büstü ve vazo gibi dikkat çekici buluntuların yanı sıra tavanında çapraz figürler tespit edildi. Bu keşif, bölgedeki ölü gömme geleneklerine dair yeni veriler sunuyor.
Roma Döneminden 1800 Yıllık Yeni Bulgular
Adıyaman Müze Müdürlüğü tarafından sürdürülen kazı çalışmaları, kentin tarihi mirasına ışık tutmaya devam ediyor. Kuyulu köyü yakınlarında yer alan Tharsa Antik Kenti’nde bu yıl yürütülen kazılar kapsamında, yaklaşık 1800 yıl öncesine tarihlenen nitelikli bir oda mezarı gün yüzüne çıkarıldı. Adıyaman Müze Müdürü Mehmet Alkan, yapılan incelemelerde mezarın mimari özellikleri, iç dekorasyonu ve buluntularıyla bölge için özgün bir örnek oluşturduğunu belirtti.
Roma dönemine ait olduğu değerlendirilen mezarın, Tharsa’daki ölü gömme geleneklerinin gelişimini anlamada önemli ipuçları sunduğunu ifade eden Alkan, “İçeri girdiğimizde kline sahnesi, kadın büstü ve vazo bulunmakta. Tavan kısmında ise çapraz figürler yer almakta. Bu tür bir mezarla Tharsa’da ilk kez karşılaşıyoruz.” dedi.
Kline Sahneleri ve Kadın Büstü Dikkat Çekiyor
Kazılarda ortaya çıkarılan oda mezarı, süsleme öğeleri bakımından dikkat çekici özellikler taşıyor. Mezarın duvarlarında yer alan kline sahnesi, antik dönemde ölen kişinin bir ziyafet veya dinlenme anında betimlendiği, Roma ve Helenistik sanatında sıkça rastlanan bir ikonografik motif olarak öne çıkıyor. Bu sahne, mezarın muhtemelen yüksek statülü bir kadına ait olabileceğini düşündürüyor.
Ayrıca mezar odasında bulunan kadın büstü, dönemin heykel sanatı hakkında da önemli bilgiler sunuyor. Yüz hatlarındaki zarif işçilik ve detaylı saç biçimi, yerel ustaların sanatsal becerilerini ortaya koyarken, Roma kültürünün bölgedeki etkisini de yansıtıyor. Bulunan vazo ise, mezar ritüellerinde kullanılan adak veya sunu kaplarından biri olarak değerlendiriliyor.
Adıyaman Müze Müdürlüğü uzmanları, bu unsurların bir arada bulunmasının, Tharsa Antik Kenti’nde şimdiye dek tespit edilmemiş bir sosyal sınıfın veya kültürel pratiğin varlığına işaret edebileceğini belirtiyor.
Tavan Figürleri Mezar Mimarisine Yeni Bir Katkı Sağlıyor
Mezarın tavanında yer alan çapraz figürler, Tharsa’daki mezar mimarisi açısından bir ilk niteliğinde. Bu geometrik düzenlemenin sembolik anlam taşıdığı, muhtemelen gökyüzü veya kozmik bir düzeni temsil ettiği düşünülüyor. Adıyaman Müze Müdürü Alkan, bu figürlerin hem yapısal süsleme hem de inanç temelli bir tasarım unsuru olarak değerlendirilebileceğini ifade etti.
Tavan süslemeleri, mezarın estetik değerinin yanı sıra, antik dönemde bölgedeki mezar inşa tekniklerine ilişkin yeni bilgiler de sunuyor. Uzmanlar, Tharsa’daki diğer mezar yapılarında benzer figürlerin bulunması halinde, bölgeye özgü bir mimari okulun varlığından söz edilebileceğini belirtiyor.
Tharsa Antik Kenti Turizmin Yeni Uğrak Noktası Oluyor
Son yıllarda Tharsa Antik Kenti, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini giderek daha fazla çekiyor. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından yapılan tanıtım çalışmaları sayesinde ziyaretçi sayısında belirgin bir artış yaşandığını vurgulayan Mehmet Alkan, “Turistlerin ilgisi her geçen yıl artıyor. Bu yeni buluntu da Tharsa’nın tanıtımında önemli bir rol oynayacak.” dedi.
Adıyaman, Nemrut Dağı ve Perre Antik Kenti gibi UNESCO aday miras alanlarına ev sahipliği yapmasının yanı sıra, Tharsa gibi daha az bilinen arkeolojik merkezleriyle de dikkat çekiyor. Tharsa’daki kazıların önümüzdeki yıllarda genişletilmesi planlanıyor. Böylece bölgenin Roma dönemi yerleşim dokusu, mezar mimarisi ve toplumsal yaşamına dair yeni verilerin elde edilmesi bekleniyor.
Tharsa’da ortaya çıkarılan 1800 yıllık oda mezarı, sadece Adıyaman arkeolojisi için değil, Anadolu’nun Roma dönemi ölü gömme geleneklerinin anlaşılması açısından da önemli bir keşif olarak değerlendiriliyor.
Haber: Adnan Erdoğan
Kaynak: Orhan Behlül aa
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >