Blog

Haz20

‘Ejderha Adam’ Kafatası, Denisovalı Olarak Tanımlandı!

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik DNAÇinDenisovalıEjderha AdamHarbinHomo LongiPleistosenProteom



‘Ejderha Adam’ Kafatası, Denisovalı Olarak Tanımlandı!

Gizem, 1933 yılında Çin’in Harbin kentinde bir işçi tarafından bulunan devasa, insan benzeri bir kafatasıyla başladı.

 

Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com

 

Çin’de bulunan ve Ejderha Adam olarak adlandırılan eski bir insan akrabasına ait devasa kafatasının aslında Denisovalı olduğu anlaşıldı.

Araştırmacılar, en az 146.000 yıl öncesine ait neredeyse eksiksiz bir kafatasının, Denisovalılar adı verilen, iyi anlaşılmamış bir hominid popülasyonunun bir üyesine ait olduğunu söylüyor. Argümanları, antik proteinlerin ve DNA’nın analizlerine dayanıyor. C: Q. Fu et al. 2025

Son teknoloji DNA analizleri sayesinde bilim insanları, “Ejderha Adam” lakaplı eski bir insan akrabasının gerçek kimliğini ortaya çıkardı.

Gizem, 1933 yılında Çin’in Harbin kentinde bir işçi tarafından bulunan devasa, insan benzeri bir kafatasıyla başladı. 2018’de işçinin ailesi, bu Harbin kafatasını — işçi tarafından bir kuyuya gömülmüştü — gün yüzüne çıkararak bilim dünyasına bağışladı. Bu büyük kafatası, uzun ve alçak bir beyin kabuğu, iri bir kaş çıkıntısı, geniş bir burun ve büyük gözler gibi özelliklere sahipti. Kafatasının sıra dışı şekli ve büyüklüğü nedeniyle uzmanlar 2021 yılında ona yeni bir tür adı verdi: Homo longi, yani “Ejderha Adam”.

Ancak son yıllarda, Ejderha Adam’ın (en az 146.000 yıl önce yaşamıştı) gerçekten ayrı bir tür olup olmadığı büyük tartışmalara yol açtı. Bazı araştırmacılar, Denisovalı olduğu düşünülen ama şimdiye dek hiç kafatası bulunmamış eski bir insan grubuna ait olabileceğini öne sürdü.

Şimdi ise Science ve Cell dergilerinde yayımlanan iki ayrı çalışmada araştırmacılar, Ejderha Adam’ın aslında bir Denisovalı olduğunu kanıtladı.

Bilim insanları, önce Harbin kafatasının kemik ve dişlerinden antik bir genom elde etmeye çalıştı ama başarılı olamadı. Ancak dişlerde sertleşmiş olan plaklardan bazı DNA izleri, ayrıca iç kulak kemiğinden protein bilgileri elde etmeyi başardılar.

Anne yoluyla geçen mitokondriyal DNA (mtDNA), Ejderha Adam’ın yaklaşık 217.000 ila 106.000 yıl önce Sibirya’da yaşamış erken bir Denisovalı grubuna ait olduğunu gösterdi. Cell dergisindeki çalışmada, bu durumun Denisovalıların Asya genelinde geniş bir coğrafi yayılıma sahip olduğunu ortaya koyduğu belirtildi.

Buna ek olarak, araştırmacılar kafatasındaki “proteomu” — yani iskeletin içerdiği protein ve amino asitlerin bütününü — inceledi. Science çalışmasına göre bu proteom, modern insanlar, Neandertaller, Denisovalılar ve diğer primatlarla karşılaştırıldığında, Harbin kafatasının erken Denisovalılarla açık bir bağlantı gösterdiği tespit edildi.

Araştırmacılar Science makalesinde şöyle diyor: “Artık Denisovalı popülasyonlar için ilk kapsamlı morfolojik şablona sahibiz. Bu, son on yıldır çözülememiş olan ‘Denisovalılar neye benziyordu?’ sorusuna netlik kazandırıyor.” Kısacası: Denisovalılar, Ejderha Adam gibi görünüyordu.


Kırmızı çember, araştırmacıların genetik test için diş plağı çıkardıkları fosil diş üzerindeki yeri gösteriyor. Bu örnekten alınan antik DNA, kafatasının bir Denisovalıya ait olduğunu belirlemeye yardımcı oldu. C: Q. Fu et al. 2025

Bu dev kafatasının gizemi büyük ölçüde çözülmüş olsa da, tür olarak Homo longi adlandırmasının geçerliliği hâlâ tartışma konusu.

Londra’daki Doğa Tarihi Müzesi’nden paleoantropolog Chris Stringer (bu yeni çalışmalara dahil olmamakla birlikte Harbin kafatası üzerine daha önce çalışmıştı) şunları söylüyor: “Bu çalışma, Harbin kafatasının bugüne dek bulunmuş en eksiksiz Denisovalı fosili olduğunu giderek daha olası hale getiriyor.” Ayrıca, “Bu grup için en uygun tür ismi Homo longi olabilir” diyerek ekliyor. Ancak şu an için bu grup oldukça küçük bir örneklemle temsil ediliyor.

Harbin’in Denisovalı olarak yeniden sınıflandırılması, Asya’daki insan evrimine dair bilinenlerin özellikle Orta Pleistosen dönemine (yaklaşık 789.000 ila 126.000 yıl önce) ilişkin yeniden değerlendirilmesini gerektiriyor. Bu dönemde Avrasya’da en az üç farklı insan türü — modern insanlar, Neandertaller ve Denisovalılar — birlikte yaşıyor ve sık sık çiftleşiyordu. Bu nedenle bu karmaşık döneme “ortadaki kargaşa” (muddle in the middle) adı verilmişti.

Bugüne kadar Denisovalılar hakkında bildiklerimizin büyük kısmı sadece DNA analizleri ve çok az sayıda fosile dayanıyordu. Bu, Avrupa ve Batı Asya’da 150 yılı aşkın süredir çok sayıda kafatası bulunan Neandertallerle büyük bir tezat oluşturuyordu.

Science dergisinde Nisan ayında yayımlanan bir çalışmada Tayvan açıklarında bulunan bir çene kemiği de Denisovalı olarak tanımlanmıştı. Harbin kafatasının da Denisovalı olduğunun belirlenmesiyle, paleoantropologların artık diğer bilinmeyen kafataslarını karşılaştırabilecekleri kesin örnekler bulunmuş oldu.

Stringer’a göre, Orta Pleistosen dönemine ait kafataslarının boyut ve şekil analizleri, türler arası ilişkiyi test etmek açısından hâlâ hayati önemde. Çünkü çoğu fosilde DNA iyi korunmaz. Ancak “insan fosillerinden antik DNA ve proteomlar elde edilmesine yönelik daha çok keşif yapılacağından hiç şüphem yok” diyor Stringer.


Live Science. 18 Haziran 2025.

Makale 1: Qiaomei Fu et al. 2025.  Science.

Makale 2: Fu, Q., et al. 2025. 

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için