Blog

Kas1

Dünyanın Bilinen En Eski Yapay Gözü

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  İranShahr İ SokhtaYanık ŞehirYapay Göz



Dünyanın Bilinen En Eski Yapay Gözü

Gözün tasarımı, doğal görünümünü korumak için anatomik detaylara dikkat edilerek yapılmıştı.

 

Begüm Bozoğlu - www.arkeofili.com

 

İran’daki “Yanık Şehir”de, binlerce yıl sonra hala göz yuvasında bulunan yapay gözle keşfedilen 5.000 yıllık kadının kalıntıları.

 

(C:Ancient Iranian Studies)

2007 yılında 28-35 yaşlarında bir kadına ait dünyanın en eski yapay gözü keşfedildi. Yanık Şehir olarak bilinen Shahr-i Sokhta’daki antik bir mezarda bulunan yapay göz, kadının sol göz çukurundaydı. MÖ 2.900 ila 2.800 yılları arasına tarihlenen bu yapay gözün, tıp tarihindeki ilk göz protezi olduğu kabul ediliyor.

 

(C:Ancient Iranian Studies)

Gözün tasarımı, doğal görünümünü korumak için anatomik detaylara dikkat edilerek yapılmıştı: Doğal göz gibi dışbükey bir yüzeye ve küresel özelliğe sahipti (yapay göz yarım küre şeklinde); Gözün merkezinde aslında kornea olan daha küçük bir daire vardı; Konjonktiva üzerinde doğal, tamamen beyaz bir gözün kopyası olması muhtemel beyaz noktalar var; Gözün içinde, tasarımcıların oküler anatomiye olan aşinalığını gösteren, ince kılcal damarlar şeklinde tasarlanmış altın tellerin bulunduğu tespit edildi.

 

(C:Ancient Iranian Studies)

Gözü yapan kişi, muhtemelen en hassas göz kılcal damarlarını bile çizmek için yarım milimetreden daha ince bir altın tel kullanmıştı. Yan taraflarındaki iki delik “yapay gözün” yerinde tutulmasına yardımcı oluyordu. Ancak kadının göz çukurunda protezle sürekli temas sonucu apse oluşmuş gibi görünüyor. Sıradan birine bu kadar dikkat ve çaba gösterilmesi pek olası olmadığı için kadının, seçkin sınıfa ait olduğu veya varlıklı bir birey olduğu düşünülüyor.

Yanık Şehir

‘Yanık Şehir’ anlamına gelen Shahr-i Sokhta, İran platosunu geçen Tunç Çağı ticaret yollarının kavşağında yer alıyor. Kerpiç şehrin kalıntıları, doğu İran’daki ilk karmaşık toplumların ortaya çıkışını temsil ediyor. MÖ 3200 civarında kurulan ve MÖ 1800’e kadar dört ana dönemde iskan edilmiş olan kentteki su yollarındaki sapmalar ve iklim değişikliği, kentin ikinci binyılın başlarında terk edilmesine yol açtı.

Yanık Şehir, 2014 yılının Haziran ayında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmişti. Üç kere yanarak yıkılan şehir, MÖ 1800’de yaşanan yangınla tekrar yıkıma uğramış ve bir daha yerleşim görmemiş. Kentin üç kere yanarak yıkılması ise arkeologlar için büyük bir şans oluşturuyor çünkü buluntular oldukça zengin. Kentten çıkan müthiş buluntular ise herkesi şaşkına çevirebilecek düzeyde; 10 santimetrelik cetvel, yapay göz küresi, üzerinde dünyanın en eski animasyon örneğini taşıyan bir vazo!

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için