Blog

May31

Maratonu Kim İcat Etti?

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik YunanKoşuMaratonPheidippidesSporYarış



Maratonu Kim İcat Etti?

İlk olarak, gerçekler: Pheidippides isimli eski bir Yunan vardı ve MÖ 490’da Perslere karşı savaş sırasında ulak olarak çalıştı.

Zeynep Şoray - www.arkeofili.com

Çoğu insan, bu yarışın Perslere karşı zafer ilan etmek için 42 km koşan bir Antik Yunan ulağından esinlendiğine inanıyor. Yanılıyorlar.


Antik Yunan bir ulak, Maraton Savaşı’nda Pers işgalcilerin bozguna uğratıldığını duyurmak için Atina’ya koştuktan hemen sonra gerçekten de yorgunluktan düşüp öldü mü? Bu heykel o sahneyi tasvir ediyor ancak tarihi anlatılar çok daha az kesin. C: Louvre Museum

Çoğu insana 42 kmbir alanı kapsayan bir yarış olan maratonun kökenini sorduğunuzda, muhtemelen eski bir Yunan ulağı olan Pheidippides’in, Perslere karşı kazanılan kesin bir savaşta Yunan zaferini duyurmak için Marathon kasabasından Atina’ya kadar 42 km koştuğunu ve ardından olay yerinde öldüğünü duyacaksınız. Efsaneye göre, Yunanlar antik Olimpiyat Oyunlarına bir ‘maraton’ ekleyerek bu haberciyi onurlandırmışlardı.

Ancak tarihin gerçeği daha karmaşık. İşte yarışın adını nasıl aldığı ve spor hakkında şimdiye kadar duyduğunuz her şeyin neden yanlış olabileceği hakkında birkaç bilgi.

Antik Kökenler?

İlk olarak, gerçekler: Pheidippides isimli eski bir Yunan vardı ve MÖ 490’da Perslere karşı savaş sırasında ulak olarak çalıştı. Antik tarihçi Heredotus’a göre, ulak destansı bir koşu yapmıştı. Fakat Pheidippides Maraton Savaşı’nda zaferi müjdelemiyordu, Persleri geri püskürtmek için asker toplamaya çalışıyordu. Heredotus, ulağın Atina ve Sparta arasında 36 saat boyunca 246 km gibi inanılmaz bir mesafeyi koşarak gidip geldiğini yazar.

İşe yaradı ve Atinalılar Persleri yenerek zaferi kazandılar. Ancak inanılmaz atletik başarısına rağmen, Pheidippides’in zafer haberini verdiği ya da sonrasında öldüğü kaydedilmedi. Bunun yerine, kaynaklar bunu yapan habercinin adının Thersippos mu yoksa Eukles mi olduğu konusunda çelişiyor. MS 347’de Plutarkhos, “çoğu kişi bunun Eukles olduğunu söyler, zırhı savaştan sıcak bir şekilde koşarken… sadece ‘Mutlu olun! Kazandık!’ diyebildi ve hemen öldü.”

Terracotta Panathenaic ödüllü amfora. Euphiletos Ressamı’na atfediliyor. yaklaşık MÖ 530. C: Metropolitan Museum of Art.

Pheidippides’in Maraton zaferini duyurduğu efsane, bin yıldan fazla bir süre sonra 19. yüzyılda Robert Browning’in, ulağın Atina’ya koştuğu, “Sevinin, fethediyoruz!” dediği ve öldüğü popüler bir şiir yazdığı zaman ortaya çıkmış gibi görünüyor.

Ancak, bu adamların hiçbiri antik Olimpiyatlarda bir yarışa ilham kaynağı olmamıştı. Bu yarışmalarda koşular yapılsa da, Atina stadionu ile ölçülen daha kısa mesafeleri kapsıyorlardı. En uzun yarış yaklaşık 4,5 km idi. (Yine de bu kolay olduğu anlamına gelmiyor: Tarihçiler en az bir yarışmada koşucuların 27 kiloluk zırhlarla donatıldığına dikkat çekiyor)

Maratonların Gerçek Kökenleri

Peki maraton adını ve uzunluğunu nasıl aldı? Koşucular her ikisi için de Fransız dilbilimci ve klasikçi Michel Breal’e teşekkür edebilirler.

Breal, 1890’larda Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin (IOC) kuruluş kongresine katıldı ve antik oyunlardan esinlenerek her dört yılda bir ülkeler arasında dönüşümlü olarak düzenlenecek bir dizi uluslararası yarışma önerdi. Yunanistan yıllardır yeniden canlanan Olimpiyatlara ev sahipliği yapıyordu, ancak Uluslararası Olimpiyat Komitesi bunları uluslar arasında bir yarışma olarak resmileştirmek istiyordu.

Breal, etkinliklerden birinin Marathon’dan antik Atinalıların en popüler toplantılarını düzenledikleri Pnyx’e 40 kilometremesafede bir koşu yarışı olmasını önerdi. “Pnyx’te bir Maraton yarışı düzenleyebilir miyiz bir bakalım.” diye yazdı. “Antik bir havası olacak.”

Organizatörler bu fikre sıcak baktı ve Atina’daki 1896 Yaz Oyunları’nda Yunan atlet Spiridon Louis yarışı kazandı. Bu, Yunanistan ve Louis’in en az bir kez bayıldığı yorucu yarışı atlatmasına yardımcı olması için içtiği alkol için bir zaferdi.

Yarış ancak 1908’de İngiliz kraliyet ailesine hürmeten 42 kilometreye uzatıldı. O yıl Olimpiyatlar Londra’da düzenlendi ve Kral VII Edward ve Kraliçe Alexandra’nın bitiş çizgisini kraliyet locasından kolayca görebilmeleri için kilometre keyfi olarak uzatıldı.

Bu uzun maratonun görünüşte galibi olan İtalyan pasta şefi Dorando Pietri, yarış sırasında yorgunluktan beş kez düştü ve kraliyet mensuplarının huzurunda ölebileceğinden endişe eden saha görevlilerinden aldığı yardım nedeniyle zaferi tartışmalı hale geldi. Bunun yerine yarışı ikinci bitiren ABD’li koşucu John Hayes kazanan ilan edildi.

Bu acımasız bitiş, her iki adamı da çılgınca popüler hale getirdi ve yarış o zamandan beri 42 km olarak devam ediyor.

ABD’li koşucu ve nihai altın madalya sahibi John Hayes 1908 Olimpiyat Oyunlarında Londra’da ilerliyor. Bu, maratonların 42 km’ye çıkarıldığı ilk yıldı. C: Wikimedia Commons

Modern Tarihe Doğru Yarış

O zamandan bu yana, maratonların popülaritesi giderek arttı. İlk ABD maratonu 1897’de Boston’da düzenlendi ve yaklaşık bir asır sonra, 1970’te başlamış olmasına rağmen New York City Maratonu şu anda ülkenin en büyük maratonu.

1970’lere kadar çoğu maratondan men edilen kadınlar ve engelliler artık kendi etkinliklerinde üstünlük sağlıyor. Bu arada, ultramaratonlar ve diğer yarışlar, koşu sporu devam ettikçe popülaritesini arttırdı. Kökleri bir ulağın ölümüne dayanmıyor olabilir, ancak maraton yarışı yakın zamanda hızını kaybetmeyecek.


National Geographic. 16 Mayıs 2023.

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için