Blog

Nis13

Yeni Keşfedilen İnsan Soyu da Bizle Çiftleşmiş

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik DnaGenetikDenisovaliPapuaYeni Gine



Yeni Keşfedilen İnsan Soyu da Bizle Çiftleşmiş

Yeni bir çalışmada, Yeni Gine’de yaşayan soyu tükenmiş insan türünün de modern insanlarla çiftleştiği tespit edildi.

Batı Papua’nın güneyinde yaşayan Asmat Kabilesi. Araştırmacılar, modern Papua’lı genomların iki ayrı Denisovan atalarının grubunun izlerini taşıdığını öne sürüyorlar.

Bu soyun diğer insanlardan genetik farklılıkları, onu en yakın soyu tükenmiş akrabalarımız, Neandertaller ve Denisovalılar kadar belirgin bir farklı grup haline getirdi.

Günümüzde modern insanlar insan soy ağacının tek canlı dalı olmasına rağmen, diğer türler sadece modern insanlarla aynı zamanlarda yaşamamış, aynı zamanda modern insanlarla çiftleşerek DNA’larında izlerini bırakmışlardı. Bu arkaik soylar yalnızca modern insanların en yakın soyu tükenmiş akrabaları olan Neandertalleri değil, aynı zamanda yalnızca Sibirya’daki Altay Dağları’nda bulunan fosillerden bilinen gizemli Denisovalıları da içeriyordu.

Önceki araştırmalar, Denisovalıların Neandertallerle ortak bir kökene sahip olmasına rağmen, neredeyse Neandertallerin modern insanlardan olduğu gibi, Neandertallerden genetik olarak farklı olduklarını gösterdi.

Önceki çalışma, modern insanın atalarının Neandertallerin ve Denisovalıların ortak atalarından yaklaşık 700.000 yıl önce ayrıldığını ve Neandertallerin ve Denisovalıların atalarının yaklaşık 400.000 yıl önce birbirlerinden ayrıldığını tahmin ediyordu.

2018 yılında, bilim insanları Denisovalıların gerçekte birden fazla soya sahip olduğunu buldu. Bunlardan biri Sibirya’daki Denisovalılar ile yakından ilişkiliydi ve öncelikle Doğu Asyalılarda bulunan genetik bir mirasa sahipti. Diğeri ise Sibirya’daki Denisovalılarla daha uzaktan ilişkiliydi ve günümüzde en çok Papua Yeni Gineliler ve Güney Asyalılarda görülen DNA’ya sahipti. Bu gruplar yaklaşık 283.000 yıl önce ayrıldılar.

Sadece birkaç fosilden bilinen gizemli Denisovalılar, fotoğrafta gösterilen Altay Dağlarındaki Denisova Mağarası’nda yaşıyordu. C: Bence Viola, Max Planck Institute for Evolutionary Anthropology

Yeni bir arkaik insan mı?

Bilim insanları, Denisovalı genetiği hakkında daha fazla bilgi edinmek için, Güneydoğu Asya ve Yeni Gine’deki 14 ada grubunu kapsayan 161 modern insan genomunu analiz etti.

Araştırmacılar, bu coğrafi bölgedeki büyük DNA uzantılarının, oradaki modern insanların sadece bir Denisovalı soyu ile çiftleştiği bir senaryo ile tutarlı olmadığını ortaya koydu. Bunun yerine, modern Papua Yeni Ginelilerin, birbirinden farklı iki Denisovalı soyundan yüzlerce gen çeşidi taşıdığı keşfedildi: Bunlardan biri daha önce Papua Yeni Ginelilerde ve Güney Asyalılardan biliniyor ancak diğeri daha önce hiç tanımlanmamıştı.

Araştırmanın baş yazarı popülasyon genetikçisi Murray Cox, “Sonuç olarak, tek bir grup olduğunu düşündüğümüz Denisovalılar aslında, bugün modern insanlarda gördüğümüzden daha fazla çeşitlilik gösteren üç farklı gruptu.” diyor.

Araştırmacılar, üç Denisovalı soyunun tümü arasındaki genetik farklılık seviyesine dayanarak, yeni bulunan soyun diğerlerinden 363.000 yıl önce ayrıldığını öne sürüyor.

Cox, “Sonuç olarak, bu yeni Denisovalı soyu, Denisova Mağarası’nda bulunan Denisovalı bireyden, Neandertallerden olduğu kadar farklı. Bunun anlamı, Neandertaller ve Denisovalılara özel isimlerle sesleneceksek, bu yeni grubun da muhtemelen yeni bir isme ihtiyacı var demektir.” diyor.

“Bu yeni soydan gelen DNA, öncelikle Yeni Gine’de veya yakınında yaşayan modern bireylerde bulundu. Denisovalıları donmuş kuzeyde yaşayan, örneğin Sibirya’daki Denisova Mağarası çevresinde yaşayan insanlar olarak düşünürdük. Ancak ağırlıklı yaşadıkları merkezler aslında güneyde, Güneydoğu Asya ve Yeni Gine’nin tropik bölgelerinde idi.”

Sağlık faktörü

Araştırmacıların temel amacı, insanın evrimi hakkında daha fazla şey öğrenmek değil, modern insan sağlığına fayda sağlamaktı.

Cox, tropikleri kastederek, “Araştırma programımız öncelikle, radikal bir şekilde anlaşılan bir dünyanın sağlık hizmetlerini iyileştirmeye odaklandı. Aslında, arkaik insanlar üzerine yapılan araştırmalar, kısmen antik kemiklerden toplanan DNA’nın sadece soğuk bölgelerde yaşayabileceği için Avrupa’ya ve kuzey Avrasya’ya yönelmişti. Tropiklerden elde edilen en eski DNA sadece 6.000 yaşında.” diyor.

“Modern insanlar, günümüzde insanların sağlığını etkileyen, çoğunlukla olumlu, bazen de olumsuz yönde etkileyen arkaik insanlarla çiftleşmekten sayısız genetik varyantı miras almıştır. Örneğin, birçok Avrupalı Neandertallerden gelen bağışıklık geni varyantlarını taşımaktadır ve bunların günümüzde enfeksiyonlarla mücadelede gerçekten önemli olduğu gösterilmiştir. Arkaik gen varyantlarını korumuşsak, bunun nedeni modern insan varyantından daha iyi olmalarıdır. Arkaik homininlerle çiftleştik ve çoğunlukla tüm iyi yönlerini aldık.”

Ve en azından yeni bulgulara göre, Avrasya’daki birçok farklı antik insan grubunun çoğu tropik bölgelerde yaşadı. Modern insan çeşitliliğine ve genel olarak biyolojik çeşitliliğe bakarsanız – örneğin, bitkiler ve hayvanlar – çoğu çeşitlilik tropik bölgelerdedir. Bu çalışma, bunun arkaik homininler için de geçerli olduğunu gösteren çok daha büyük bir bilimsel bulgular grubuna uyuyor – ağırlık merkezleri de tropik bölgelerdeydi.”

Gelecekte, araştırmacılar bulgularını Güneydoğu Asya adalarındaki insanlar için sağlık hizmetlerini iyileştirmeye yardımcı olmak için kullanmayı amaçlıyor.

“Bu arkaik değişkenler ne işe yarar? Neden hala onlara sahibiz? Daha önce sağlık hizmeti araştırması bulunmayan 300 milyon insan için sağlık hizmetini nasıl geliştirebiliriz?”


Live Science. Charles Q. Choi. 11 Nisan 2019.

Arkeofili

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için