110 milyon yıl önce kuzeybatı Çin’de yaşayan serçe büyüklüğünde bir kuşa ait olan bulgu özellikle dikkat çekici, çünkü tamamen şekillenmiş yumurtalar genellikle yetişkin bir kuşun içinde sadece 24 saat kadar kalır.

Araştırmacılar, başlangıçta, başsız fosilin karnındaki (resmin merkezinde düzleşmiş kahverengi bir tabaka olarak görülen) alışılmadık, ezilmiş kütleden hiç kuşku duymadıkları için oldukça şaşırdılar.

Ancak parçanın mikroskobik bir analizi yumurta kabuğu olduğunu gösterdi. Yapılan ileriki araştırmalar, yumurtanın bu kuşun ölümünün nedeni olabileceğini işaret eden yapısal anormallikleri ortaya koydu.

Fosil yumurta kabuğunun yapısı, sağlıklı yumurtalarda görülen doğru oranlara sahip değildi ve birden fazla kabuk katmanından oluşuyordu. Bu, bir yumurtanın bir kuşun içinde sıkışıp kaldığı “yumurtanın bağlanması” olarak adlandırılan bir koşulu gösteriyor.

Bu durum, günümüzde stres altındaki tavuklarda ve evcil kuşlarının küçük çeşitlerinde ortaya çıkabilir ve muhtemelen bu uzun zamandır kaybolan dinozor akrabalarının ölümüne yol açmıştı.

Bulgular, bu yaygın üreme bozukluğunun en eski belgelenmiş vakasını oluşturuyor.

Şaşırtıcı bir şekilde, söz konusu yumurta kabuğu, bugün nemli, enfeksiyon eğilimli ortamlarda yuva yapan kuşlarda görülen mikroskobik kalsiyum fosfat kürelerine sahip. Bu su yalıtımı, kuşun, suyun yakınında yuva yapan ve yumurtalarını toprağa gömen bir tür olduğunu ortaya koyuyor.

Araştırma ekibi kuşa Avimaia schweitzerae adını verdi. Avimaia, “anne kuş” anlamına geliyor. Schweitzerae ise paleontolog Mary Schweitzer’in anısına isim olarak verildi.

Science Mag. 20 Mart 2019.

Arkeofili