Blog

Ara29

Mısır Firavununun Mumyası 3.500 Yıl Sonra Dijital Olarak Açıldı

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  AmenhotepAntik MısırFiravunMumya



Mısır Firavununun Mumyası 3.500 Yıl Sonra Dijital Olarak Açıldı

Mısır Firavununun Mumyası 3.500 Yıl Sonra Dijital Olarak Açıldı

Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com

I. Amenhotep’in mumyası, bilim insanları tarafından dijital olarak açıldı ve mezar eşyalarından dişlerine kadar tüm detayları ortaya çıktı.

MÖ 1525 ile 1504 yılları arasında Mısır’ı yöneten I. Amenhotep’in lahiti

Radyolog Sahar Saleem, Amenhotep’in dar çenesi, küçük burnu ve kıvırcık saçlarıyla fiziksel olarak babasına benzediğini söylüyor. Yaklaşık 3.500 yıl önce yaşamış biri için şaşırtıcı bir şekilde, dikkat çekici derecede iyi dişleri vardı.

Saleem, modern zamanlarda sargıları açılmayan birkaç kraliyet mumyasından biri olduğu için bir tür muamma olan savaşçı kral firavun I. Amenhotep’in mumyalanmış bedeninden bahsediyor. Kahire Üniversitesi tıp fakültesinde radyoloji profesörü olan Saleem, I. Amenhotep’i fiziksel olarak değil dijital olarak başarıyla açan bir ekibin parçası.

3B bilgisayarlı tomografi (BT) tarama teknolojisini kullanarak elde edilen sonuçlar benzersiz ve büyüleyici. Bulgular, firavunun görünüşü ve birlikte gömüldüğü mücevherlerin cömertliği hakkında ayrıntılı bilgi veriyor.

Saleem, “Amenhotep’in öldüğünde yaklaşık 35 yaşında olduğunu gösterdik. Yaklaşık 169 cm boyundaydı, sünnetliydi ve güzel dişleri vardı. Sargılarının içinde 30 tılsım ve altın boncuklu benzersiz bir altın kuşak takıyordu.” diyor.

“Amenhotep fiziksel olarak babasına benziyordu… Dar bir çenesi, küçük dar bir burnu, kıvırcık saçları ve hafifçe çıkık üst dişleri vardı.”


Amenhotep’in mumyası, 21. Hanedanın rahipleri tarafından iki kez yeniden gömüldü.

Saleem, Amenhotep’in dişlerinin çok iyi olmasının mumyalama işleminin ne kadar “harika” olduğunun kanıtı olduğunu söylüyor. “Mumyalanmış ceset iyi korunmuştu. Kulakların içindeki minik kemikler bile korunmuştu. Amenhotep’in dişlerinin iyi korunduğuna şüphe yok. Pek çok kraliyet mumyasının dişleri kötüydü ama Amenhotep’in dişleri iyi durumdaydı.”

Amenhotep, 18. hanedanın ikinci kralıydı ve babası Ahmose’nin ölümünden sonra tahta çıktı. MÖ 1525 ile 1504 yılları arasında Mısır’ı yaklaşık 21 yıl yönetti.

Adı “Amun memnun” anlamına geliyor. Tahtının adı Djeserkare idi – “Kutsal Re’nin Ruhu” – ve onun, idari organizasyona ve tapınakların inşasına konsantre olmasına izin veren barışçıl bir saltanatı olduğu görülüyor. Annesi Ahmose-Nefertari ile birlikte hüküm sürmüş olabilir.

Mısırbilimciler, çözülmüş hiyerogliflerden Amenhotep’in MÖ 11. yüzyılda – 21. hanedanlık döneminde – mezar soyguncuları tarafından verilen hasarı onarmak için rahipler tarafından açıldığını biliyorlar.


Vücudun taramalarında hastalık nedeniyle herhangi bir yara veya şekil bozukluğu görülmedi.

Ayrıca, rahiplerin kraliyet gömme ekipmanlarını yeniden kullanmak veya süs eşyalarını çalmak için onu sargılardan çıkardıkları da iddia edilmişti. Saleem, bulgularının bu teorileri çürüttüğünü ve rahiplerin iyi niyetleri olduğunu gösterdiğini söylüyor.

Amenhotep’in orijinal mezarı hiçbir zaman bulunamadı. 1881’de Luksor’da 21. hanedan yetkililerinin mezar soyguncularından korumak için kralların ve soyluların mumyalarını sakladıkları bilinen bir yerde keşfedildi.

Mumyanın evi Kahire’deki Mısır Müzesi. Firavunun mumyası, bugüne kadar Mısır nehir keneviri ve aspir çelenkleriyle kaplı mükemmel keten sargıları ve boyalı mezar maskesinin güzelliği nedeniyle açılmadı. Arkeologlar şimdiye kadar mumyayı açıp kalıntıları ortaya çıkarmaktan çekinmiş, hassas yüz maskesi ve sargıları korumak istemişti. Ancak bilgisayarlı tomografi taramaları sayesinde firavunun hayatı ve cenazesi konusunda daha önce hiç bilinmeyen gerçekler keşfedildi.

Tabut ilk açıldığında, muhtemelen çelenklerin kokusundan etkilenen korunmuş bir yaban arısı bulunmuştu.

BT taraması, Amenhotep I’in birçok kraliyet mumyasının aksine iyi dişlere sahip olduğunu gösterdi. C: Dr Sahar Saleem

Araştırma ekibi, Tutankamon ve II Ramses gibi diğer kralların aksine Amenhotep’in beyninin sağlam olduğunu keşfetti. Saleem, projenin heyecan verici olduğunu, hatta “bir hediye paketini açmak gibi” olduğunu söylüyor.

Ekip, Amenhotep’in nasıl öldüğüne dair kanıt bulmayı umuyordu, ancak bu oldukça zordu. Dr. Saleem, Amenhotep’in vücudunda, ölüm sebebini anlayabilecekleri herhangi bir yara veya deformasyona rastlamadıklarını söylüyor.

Araştırmacılar, 18. hanedanın ikinci firavunu olan I. Amenhotep’in mumyalanırken kolları göğsü üzerine yerleştirilmiş ve beyni kafatasından çıkartılmamış ilk firavun olduğunu belirledi.

Saleem, “Muhtemelen ilk gömüldükten sonra mezar soyguncuları tarafından yapılan çok sayıda ölüm sonrası sakatlık dışında, ölüm nedenini haklı çıkaracak hastalık nedeniyle herhangi bir yara veya şekil bozukluğu bulamadık. Bağırsakları ilk mumyalayıcılar tarafından çıkarılmıştı ama beyni ya da kalbi değil.” diyor.

Taramalar aynı zamanda rahiplerin Amenhotep’in koparılmış kafa ve boyun bölgesini reçine ile işlenmiş keten bir bant ile vücuduna tekrar bağladığını, karın bölgesindeki bir hasarı onardığını ve vücuttan koparılmış sol kolunu onardığını öne çıkarıyor.

“En azından Amenhotep için, 21. hanedanın rahiplerinin mezar soyguncularının verdiği yaraları sevgiyle onardığını, mumyasını eski ihtişamına kavuşturduğunu ve muhteşem mücevherleri ve muskaları yerinde koruduğunu gösterdik.”


The Guardian. 28 Aralık 2021.

BBC News. 28 Aralık 2021.

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için