Blog
Peru’da 2.500 Yıllık ‘Uyuşturucu Odası’ Bulundu

Bu çalışma, ritüel faaliyetlerin yoğun olduğu Chavín’de hangi maddelerin solunduğunu somut olarak gösteren ilk araştırma oldu.
www.arkeofili.com
Peru’daki arkeologlar, burunla uyuşturucu çekmeye uygun tüpler gibi halüsinojenik madde kullanımına dair 2.500 yıllık kesin kanıtlar buldu.
Peru’daki Chavín arkeolojik alanında çok sayıda burundan uyuşturucu çekme tüpünün keşfedildiği odanın bir çizimi. C: Miguel G. Ortiz Mestanza
Peru’da çalışan arkeologlar, içinde oyulmuş kuş kemiklerinin yer aldığı ve bunların içinde halüsinojenik madde ile tütün kalıntılarının bulunduğu 2.500 yıllık gizli bir “uyuşturucu odası” keşfetti. Bu “burundan çekme tüplerinin” gizli bir odada bulunması, İnka öncesi döneminde elit kesimin gizli ve uyuşturucu etkili ritüeller düzenlediğini düşündürüyor.
“Bu tüpler, filmlerde yüksek sosyeteden kişilerin kâğıt paralarla kokain çekmesine benziyor” diyor Florida Üniversitesi’nden arkeolog Daniel Contreras.
PNAS dergisinde yayımlanan çalışmada Contreras ve bir grup arkeolog, Peru’nun kuzey-orta dağlık bölgelerindeki Chavín de Huántar arkeolojik alanından çıkarılan 23 kemik ve deniz kabuğu eserdeki kimyasal kalıntıları analiz etti. Ekip, uzun süredir varsayılan ancak doğrudan kanıtı bulunmayan bir durumu — bu alandaki ritüellerde psikoaktif maddelerin kullanıldığı iddiasını — araştırmayı hedefledi.
Bu çalışma, ritüel faaliyetlerin yoğun olduğu Chavín’de hangi maddelerin solunduğunu somut olarak gösteren ilk araştırma oldu.
Chavín, İnkaların yükselişinden önce, MÖ 1.200 ile 400 yılları arasında büyük bir ritüel merkeziydi. Kompleks, açık avlular etrafına inşa edilmiş taş yapılardan oluşuyordu. Yüzyıllar boyunca binalara yeni bölümler eklendikçe, bazı odalar iç mekânlara dönüşmüş ve “galeri” olarak adlandırılmıştı.
Peru’daki Chavín arkeolojik alanında bulunan içi boş kemiklerden oyulmuş tüpler. C: Giuseppe Alva Valverde
Bu galerilerden biri, yaklaşık MÖ 500’de mühürlenmişti ve 2017 yılındaki kazılara kadar hiç açılmamıştı. Arkeologlar bu galeriyi araştırdıklarında, hayvan kemiği ve deniz kabuğundan oyulmuş 23 adet tüp ve kaşık benzeri eser keşfettiler.
Eserler üzerindeki kimyasal kalıntı analizleri, altısında muhtemelen tütünden gelen nikotin ile ayahuasca çayında yaygın olarak bulunan doğal bir halüsinojen olan dimetiltriptamin (DMT) maddesinin bulunduğunu ortaya çıkardı.
Daha ayrıntılı mikro-botanik analizler, dört eserin daha önce yabani Nicotiana türlerinin köklerini ve vilca (Anadenanthera colubrina) bitkisinin DMT içeren tohum ve yapraklarını içerdiğini gösterdi. Bu bitkiler muhtemelen kurutulup kavrulmuş ve güçlü bir burun çekme tozu elde edilmişti.
“Tüplerin, burna çekilerek kullanılan aletler olarak işlev gördüğünü düşünüyoruz” diyor Contreras.
Araştırmacılar, bu kemikten yapılmış burun tüplerinin, doğan kuşunun (Falco peregrinus) kanat kemiklerinden yapılmış olabileceğini ve Chavín’de sadece sınırlı erişimi olan alanlarda yoğunlaştığını belirtiyor. Bu durum, psikoaktif madde kullanımının yalnızca belirli katılımcılarla sınırlı tutulduğunu düşündürüyor.
Peru’daki Chavín arkeolojik alanında sanatta tasvir edilen psikoaktif bitkiler. C: Daniel Contreras
Chavín’deki küçük galerilere yalnızca az sayıda insanın girebilmesi nedeniyle, araştırmacılar uyuşturucu kullanımının sosyal hiyerarşiyi pekiştirdiğini ve işçilerden farklı bir elit sınıf yarattığını düşünüyor.
“Eşitsizliğin meşrulaştırılmasının veya doğal hale getirilmesinin yollarından biri, etkileyici törensel deneyimlerle ideolojinin yaratılmasıydı. Bu sayede insanlar bu dev projenin iyi bir fikir olduğuna inanmış olabilir” diyor Contreras.
Ayrıca, törensel uyuşturucu kullanımının kontrollü oluşu, Antik And Dağları toplumlarında eşitlikçi yapıdan hiyerarşik Tiwanaku, Wari ve İnka imparatorluklarına geçişi açıklamaya da yardımcı olabilir.
Araştırmacılar, bu bulguların Antik And uygarlıklarında psikoaktif maddelerin önemi hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu gösterdiğini belirtiyor.
Live Science. 5 Mayıs 2025.
Makale: J.W. Rick, V.S. Lema, J. Echeverría, G.A. Valverde, D.A. Contreras, O. Arias Espinoza, S.A. Rosenfeld, & M.P. Sayre. 2025.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >